Zambiya’nın başkenti Lusaka’da 7 Ekim’de başlayan Dördüncü Afrika İnsan Hakları ve İş Dünyası Forumu bugün sona eriyor. “Taahhütten Eyleme: Afrika’da Telafi, Tazminat ve Sorumlu İş Uygulamalarını Geliştirmek” temasıyla düzenlenen forum, 73 ülkeden 500’ü aşkın delegenin katılımıyla gerçekleşti.
Zambiya Adalet Bakanı Princess Kasune’nin açılışını yaptığı forum, kıtanın ekonomik yatırımlar ile insan hakları arasındaki dengeyi sağlamaya yönelik çözüm arayışlarını gündeme taşıdı. Kasune açılış konuşmasında, “Afrika ekonomik büyüme açısından bir dönüm noktasında. Bu olumlu bir gelişme, ancak bu büyüme çevrenin tahribatı ya da yerel halkın yerinden edilmesi pahasına olmamalı,” ifadelerini kullandı. Bakan, Afrikalıların hem seçilmiş liderlerini hem de kıtada faaliyet gösteren şirketleri, yatırımların topluma etkileri konusunda daha fazla sorumluluk almaya çağırdı.

HESAP VEREBİLİR İŞ MODELLERİ
Forum süresince hükümet temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, dini kurumlar ve özel sektör temsilcileri, kıtada insan haklarına saygılı ve hesap verebilir iş modelleri üzerine tartışmalar yürüttü. Zambiya İnsan Hakları Komisyonu (HRC-Z), “İnsan Hakları Savunucularına Yönelik Saldırıların Belgelenmesi ve Koruma Mekanizmalarının Güçlendirilmesi” başlıklı oturumda, ülkedeki insan hakları savunucularının korunmasına dair deneyimlerini paylaştı. Komisyonun Araştırma ve Mekanizmalar Müdürü Lisbon Chaamwe, Afrika genelinde insan hakları ihlallerine ilişkin veri toplama ve kayıt sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Dini temelli kuruluşların da yer aldığı panellerde, iş dünyasının ahlaki ve toplumsal sorumlulukları ön plana çıktı. Zimbabve Kiliseler Konseyi Genel Sekreteri Rahip Wilfred Dimingu, “Hesap verebilirlik sadece hissedarlara değil, Tanrı’ya ve iş faaliyetlerinden etkilenen topluluklara da karşıdır,” sözleriyle kurumsal davranışta adalet, merhamet ve topluluklarla dayanışmanın önemine dikkat çekti.
Üç gün süren forum, Afrika’nın insan haklarına dayalı, adil ve sürdürülebilir kalkınma vizyonunu güçlendirmeyi hedefledi. Katılımcılar, ekonomik büyümenin yalnızca yatırım rakamlarıyla değil, insan onurunu ve çevreyi koruyan sorumlu iş modelleriyle ölçülmesi gerektiği konusunda fikir birliği yaptı.