Geçtiğimiz yıl Afrika’daki teknoloji girişimlerine yapılan toplam yatırım %50’den fazla düşerek 1,1 milyar dolara geriledi.
Yalnızca 200 girişim bu yatırımlardan faydalanabildi. Bu düşüşün en büyük nedeni ise küresel sermaye daralmasıydı.
Karşılaştırmak gerekirse, 2023 yılında 406 girişim, toplam 2,4 milyar dolar yatırım almıştı. Bu durum, 2024’ün kıta teknoloji ekosistemi için ne kadar verimsiz geçtiğini açıkça ortaya koyuyor.
Ancak tek olumsuz gelişme bu değildi. 2023’te 527 olan aktif yatırımcı sayısı, 2024’te 346’ya düştü. Oysa 2022’de bu sayı 987’ydi. Bu da yatırımcı ilgisinin istikrarlı şekilde azaldığını gösteriyor.
Ayrıca, 2023’te 26 Afrika ülkesi yatırım çekerken, 2024’te bu sayı yalnızca 17’ye geriledi. Bu, 2016’dan bu yana en düşük seviye olarak kayda geçti.,
DÜŞÜŞ SADECE KITA İLE SINIRLI DEĞİLDİ
Bu düşüşün ana sebebi ise küresel faktörler. Özellikle Silikon Vadisi gibi gelişmiş pazarlarda girişim değerlemelerinin düşmesi, Afrika gibi gelişmekte olan pazarlarda da zincirleme etki yarattı.
Yatırımcılar daha temkinli hale geldi ve genellikle riskli bölge olarak görülen Afrika’ya yatırım ilgisi azaldı. Yerel para birimlerinde yaşanan dalgalanmalar da bu duruma katkı sağladı.
Afrika’nın teknoloji girişimleri alanında önde gelen ülkeleri olan Nijerya, Mısır, Kenya ve Güney Afrika, bu düşüşten olumsuz etkilendi. Ancak bu ülkelerin toplam yatırımdan aldığı payda büyük bir değişiklik olmadı.
“GİRİŞİMCİLER DEVAM ETMELİ”
Bu düşüşü değerlendiren Novastar Ventures Yatırım Direktörü Abel Boreto, Disrupt Africa’ya verdiği demeçte şöyle konuştu:
“2024 yılı pek çok girişim ve yatırımcı için zorluydu. Piyasa düzeltmesi devam etti. Yatırımcıların çoğu bekleme moduna geçti. Afrika’da Copia ve Gro Intelligence gibi dikkat çeken başarısızlıklar gördük.”
DCG’nin Girişimler Departmanı Başkanı Aaron Fu ise bu durumun sadece Afrika’ya özgü olmadığını söyledi:
“Bu sadece Afrika’ya özgü bir durum değil. Küresel ölçekte girişim yatırımlarında bir düşüş yaşanıyor. Örneğin Şubat ayında, küresel VC anlaşmaları son 12 ayın en düşük seviyesine indi. Latin Amerika ve Güneydoğu Asya da aynı şekilde etkilendi. Afrika yalnız değil.”
Fu, bu dönemde kurulan girişimlerin daha kârlı ve sürdürülebilir iş modellerine yöneldiğini belirtti:
“Artık kurucuların ‘Belki bir daha yatırım alamam, o yüzden kârlı olmalıyım’ dediğini görüyoruz. Bu da temel değerlere dönüşü sağlıyor.”
“Sermayenin kısıtlı olduğu dönemlerde şirket kuran girişimciler, gerçekten inşa etme tutkusu taşıyan kişiler oluyor. Bu kişiler genelde en başarılı girişimciler oluyor. Ben bu süreci olumsuz değil, olumlu bir dönüşüm olarak görüyorum.”
Fu, Afrika’daki girişimcilere moral vermeyi de ihmal etmedi:
“Afrika’ya hâlâ aktif yatırım yapan fonlarla sürekli temas halindeyiz. Yeni fonlar da kapanıyor. Girişimciler inşa etmeye devam etmeli.”
Son olarak Boreto, kıtada hâlâ kullanılmamış önemli miktarda yatırım sermayesi olduğunu ve bu sermayenin toparlanma sürecini destekleyeceğini belirtti:
“Pek çok yatırımcı son 2–3 yılda fon topladı ve beklemeye geçti. Şimdi bu fonların yavaş yavaş kullanılmaya başlandığını görüyoruz. Büyük anlaşmalar yeniden rekabetçi hale geldi. Ekosistem yeniden uyanıyor. Umarım 2025 yılı daha pozitif geçer ve piyasa düzeltmesini geride bırakırız.”