Türkiye, 2000’li yılların başında başlattığı Afrika Açılımı ile kıtada diplomasi, ekonomi, kültür, eğitim, insani yardım ve barış alanlarını kapsayan çok boyutlu bir strateji geliştirdi. “Afrika Afrikalılarındır” ilkesiyle sömürgeci olmayan, eşit ortaklığa dayalı bir politika izleyen Türkiye, son 20 yılda kıta ile siyasi, ekonomik ve kültürel bağlarını hızla güçlendirdi.
2002’de Afrika’da 12 olan büyükelçilik sayısı, 2024’te 44’e yükseldi. Aynı dönemde Afrika ülkelerinin Ankara’daki temsilcilikleri de 10’dan 38’e çıktı. Artan diplomatik temsil, son beş yılda 500’ün üzerinde üst düzey karşılıklı ziyaretin yapılmasına zemin hazırladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 31 Afrika ülkesine 53 ziyaret gerçekleştirerek kıtayı en fazla ziyaret eden lider oldu.
ÇEŞİTLİ ALANLARDA İŞ BİRLİĞİ
Türkiye-Afrika ticaret hacmi 2002’de 4,3 milyar dolardan 2024’te 36,6 milyar dolara çıkarak yaklaşık dokuz kat arttı. Türk yatırımları ise 67 milyon dolardan 10 milyar dolara ulaştı. Müteahhitlik sektöründe Türk firmaları kıtada toplam 97 milyar dolar değerinde 2 bin 31 projeye imza attı.
Türk Hava Yolları, Afrika’da 41 ülkede 62 şehre uçuş düzenliyor. Türkiye burslarından yararlanan Afrikalı öğrenci sayısı son yıllarda altı kat artarak 62 bine ulaştı. Türkiye Maarif Vakfı 27 Afrika ülkesinde 230’dan fazla kurumda eğitim veriyor. TİKA bugün 22 ofis ile kıtada faaliyet gösterirken, Yunus Emre Enstitüsü 15 ülkede 18 kültür merkezi işletiyor.
İNSANİ DİPLOMASİDE DE TÜRKİYE SAHADA
Somali, Sudan ve Nijer’de inşa edilen büyük hastaneler, Türkiye’nin Afrika’daki sağlık diplomasisinin örnekleri arasında yer alıyor.
Türkiye, Somali-Somaliland görüşmelerinde ve Etiyopya-Somali arasındaki Ankara Süreci’nde kolaylaştırıcı rol üstlendi. 2024’te imzalanan Ankara Bildirisi, bu sürecin en somut adımlarından biri oldu.