Suudi Hastanesi Doktorlarından Khatab Mohammed: “Bunun son fotoğrafımız olabileceğini düşündüm, çünkü bir başka merminin aynı noktaya isabet edeceğini ve hepimizi öldüreceğini sandım.”
Sudan, 15 Nisan 2023 yılından bu yana Ordu ve Hızlı Destek Kuvvetlerinin (RSF) çatışmasına sahne oluyor. Çatışma nedeniyle binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarcası ise göç etmek zorunda kaldı. Ülkede çatışma devam ederken, insanların sağlık hizmetlerine erişebilmesi de giderek zorlaşıyor. Sudan’ın Darfur eyaletinin merkezi Faşir, Sudan Ordusunun kontrolünde olsa da şehir kuşatma altında bulunuyor. Şehirde yalnızca Suudi Hastanesi ayakta kalmış durumda. Bu hastanenin doktorlarından, Dr. Mustafa Ali Abdulrahman Ibo ve Dr. Khatab Mohammed BBC’ye verdikleri röportajda yaşadıklarını aktardılar.
Son bir ay içinde, yoğun bombardıman nedeniyle hastanede 28 kişi hayatını kaybetti, 50 kişi ise yaralandı. Ölenlerden bazıları hastane çalışanlarıydı. Bu sayı, kuşatma başladığından bu yana bir ay içinde kaydedilen en yüksek can kaybı oldu. 2011’den bu yana Faşir’de yaşayan Darfurlu Dr. Ibo, yaptığı açıklamada, “Suudi Hastanesi’ni hedef alan son saldırılar giderek arttı ve artık günlük hayatımızın bir parçası haline geldi.” dedi.
Dr. Ibo, yaşadığı en korkutucu günün, bombardıman anlarından birinde, sağlık ekibinin acil sezaryen ameliyatı yaptığı gün olduğunu belirtti. O an, hem gebe hem de sağlık çalışanları için neredeyse ölümle yüzleştikleri en tehlikeli anlardan biri olduğunu ifade etti. ”İlk mermi hastanenin çevre duvarına isabet etti, ardından bir diğer mermi doğumhaneye isabet etti, enkaz elektrik jeneratörüne zarar verdi, elektriği kesti ve bizi tam anlamıyla karanlığa gömdü” dedi. Ameliyat ekibi, iki saat süren operasyonu tamamlamak için telefonlarındaki el fenerlerini kullanmak zorunda kaldı.
Binanın bir kısmı çökmüş, odanın içi tozla dolmuş, her yere şarapnel parçaları saçılmış halde olduğunu beliriten Dr. Khatab Mohammed ise tehlikeyi şöyle anlattı: “Durum çok kötüydü, ortam artık steril değildi. Kendi güvenliğimizi ve hastanın şarapnellerden korunmasını sağladıktan sonra üzerimizdeki giysiler toz içinde olduğu için temizledik, önlüklerimizi değiştirdik ve ameliyata devam ettik” dedi. Bebeğin doğumu başarıyla tamamlandıktan sonra doktorlar, anne ve yeni doğan bebeği iyileşmeleri için güvenli bir odaya aldılar ve daha sonra toplu bir fotoğraf çektirmek için bir araya geldiler.
Bu, onların hayatta kaldıklarının bir kanıtıydı ancak Dr. Muhammed şunları ekledi: “Bunun son fotoğrafımız olabileceğini düşündüm, çünkü bir başka merminin aynı noktaya isabet edeceğini ve hepimizi öldüreceğini sandım.”
Ayakta kalan tek hastanede, 35 doktor 50 hemşire göreve devam etmekte. Suudi Hastanesi müdürü Mudathir İbrahim Suleyman, tıbbi malzeme, ekipman ve personel eksikliği nedeniyle sıkıntı çektiklerini aktarırken, hem hastane binasının hem de yakında bulanan Zamzam kampına gönderilen ambulansların hedef alındığını belirtti.
Dr. Ibo, hastanede kalmaya devam eden diğer sağlık çalışanları adına ”Nerede olursa olsun, yer altında veya bir ağacın gölgesinde bile hayat kurtarmaya devam etmekte kararlıyız, savaşın sona ermesi ve barışın hakim olması için dua ediyoruz” sözleriyle röportajı sonlandırdı.