Kongo Demokratik Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı, doğu bölgelerinde faaliyet gösteren Ruanda ordusu destekli M23 isyancı grubunu, sivilleri hedef alan ağır insan hakları ihlalleriyle suçladı. 10-13 Mayıs tarihlerinde gerçekleşen olaylarda onlarca kişi öldürüldü, binlerce sivil zorla kaçırıldı. Ayrıca tecavüz, işkence ve yağmalama gibi ciddi suçlar işlendiği bildirildi.
ÇATIŞMALARIN ARKA PLANI VE ETNİK GERİLİM
Ruanda destekli M23, Ocak ayında stratejik öneme sahip Goma kentini ele geçirerek çatışmaları tırmandırdı. Şubat ayında Bukavu’nun da düşmesiyle ölü sayısı yaklaşık 3 bine ulaştı. Bu çatışmalar, Ruanda’daki uzun süreli Tutsi-Hutu etnik gerilimiyle yakından bağlantılı. M23, Kongo’daki Tutsi halkını koruduklarını ileri sürerken, Ruanda yönetimi Tutsilerin Hutu milisler tarafından zulme uğradığını savunuyor.
M23’ÜN SİVİL ESİRLERİ VE BM RAPORLARI
M23, Goma’daki bir stadyumda yüzlerce kişiyi esir aldı ve bunların Kongo ordusu veya müttefik milislerce eğitilmiş ajanlar olduğunu iddia etti. Birleşmiş Milletler uzmanları ise M23 isyancılarının Ruanda’dan yaklaşık 4 bin asker tarafından desteklendiğini ve grubun Kinşasa’ya kadar ilerlemeyi planladığını açıkladı.
Soykırımdan sonra Hutu milislerinin Kongo’ya sığınması ve Demokratik Ruanda Kurtuluş Güçleri adlı grubun oluşması, bölgedeki gerilimin temel sebeplerinden biri olarak gösteriliyor. Ruanda hükümeti, bu milislerin Kongo ordusuna entegre olduğunu iddia ederken, Kongo ordusu bu iddiaları reddediyor.

