Marakeş, Guinness Dünya Rekorları’na adını yazdırarak, 80 saat 35 dakika süren en uzun hikaye anlatma maratonuyla tarih yazdı. Bu tarihi başarı, 19-26 Ocak 2025 tarihleri arasında UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan ünlü Jemaa el-Fna Meydanı’nda düzenlenen Marakeş Uluslararası Hikaye Anlatma Festivali’nde gerçekleşti. Etkinliğe dünyanın dört bir yanından 100’den fazla hikaye anlatıcısı katıldı ve farklı kültürlerin sesleri bir araya gelerek hikaye anlatıcılığı sanatını kutladı.
Bu yılki festivalin teması olan “Bahja” Marakeş’in canlı kültürünü, misafirperverliğini ve anı yaşama ruhunu yansıttı. Festival başkanı Mike Wood, bu temanın şehrin mutluluk ve kapsayıcılık gibi temel değerlerini temsil ettiğini belirtti. “Marakeş neşe ve sıcaklığı simgeliyor ve bu festival bunu en anlamlı şekilde kutluyor,” dedi.
Wood, Jemaa el-Fna Meydanı’nı “hikaye anlatıcılığının kalbi” olarak nitelendirdi ve bu meydanın sözlü anlatım geleneğinin derin bir şekilde köklendiği bir yer olduğuna dikkat çekti. Tarihle ve enerjiyle dolup taşan bu meydan, rekor kıran etkinlik için mükemmel bir arka plan oluşturdu.
Festival, hareketli medinada renkli bir geçit töreniyle başladı ve Jemaa el-Fna’ya kadar devam etti. Geleneksel Gnawa ve Issawa müziklerinin yankılandığı meydan, etkinliğe coşkulu bir atmosfer katarak hikaye anlatma maratonunun heyecanını artırdı.
Birleşik Krallık’ın Fas Büyükelçisi Simon Martin, festivalin büyümesine olan hayranlığını dile getirdi ve her yıl daha fazla enerji kazandığını söyledi. “Faslı ve uluslararası hikaye anlatıcılarının bir araya gelerek yeteneklerini paylaşması ve birbirlerinden öğrenmesi harika,” dedi. Martin ayrıca festivalin eğitim girişimlerine de dikkat çekti. Bu girişimlerle 5.000’den fazla öğrenciye, hikaye anlatıcılığı geleneğini koruma ve aktarma yolları öğretildi.
Dünya rekorunun ötesinde, hikaye anlatma maratonu kültürel bir paylaşım platformu olarak da hizmet verdi. Dünyanın dört bir yanından insanlar kendi hikayelerini ve geleneklerini paylaşma fırsatı buldu. Festival sonunda, Marakeş sadece tarihe geçmekle kalmadı, aynı zamanda sanat, kültür ve geleneğin bir araya gelerek gerçekten olağanüstü bir şey yarattığı bir şehir olduğunu bir kez daha kanıtladı.