Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin (KDC) güneyinde bu ay başında ilan edilen Ebola salgınında, doğrulanan 38 vakanın 31’i hayatını kaybetti.
Dün Kongo Brazzaville’de düzenlenen basın toplantısında açıklama yapan Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Afrika Programı yetkilisi Patrick Otim, 4 Eylül’de ilan edilen salgından bu yana gözetim çalışmalarında ilerleme sağlandığını ve 900’den fazla temaslının belirlendiğini söyledi.
Otim, “Salgın ilan edileli iki hafta oldu. Şimdiye kadar 48 vaka tespit edildi; bunların 38’i kesin, 10’u olası. Ne yazık ki 31 ölüm yaşandı” dedi.
Yetkili, Bulape sağlık bölgesindeki Ebola tedavi merkezinde 15 hastanın tedavi altında olduğunu, 2 hastanın ise iyileşerek taburcu edildiğini aktardı.
BM AJANSI ÇOK SAYIDA TIBBİ MALZEME GÖNDERDİ
DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Cenevre’de yaptığı açıklamada, BM ajansının 14 tondan fazla tıbbi malzeme gönderdiğini, 48 uzman görevlendirdiğini ve 48 yatak kapasiteli bir tedavi merkezinin işletilmesine destek verdiğini duyurdu.

Ghebreyesus, 16 hastanın halen tedavi gördüğünü, bunlardan 14’üne mAb114 isimli monoklonal antikor tedavisinin uygulandığını belirtti. Ayrıca, DSÖ’nün Kongo’daki müdahaleyi güçlendirmek için 21 milyon dolarlık acil yardım çağrısı yaptığını ifade ederek, “Şimdi yapılacak yatırımlar hayat kurtaracak ve salgını kaynağında durduracaktır” dedi.
Yeni salgın, Angola sınırındaki Kasai eyaletinde ilan edildi. Sağlık yetkililerine göre kadınlar, bakım rolleri nedeniyle vakaların yüzde 55’ini oluşturuyor.
AŞILAMA ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR
Otim, aşının hastalığın kontrolünde en önemli araçlardan biri olduğunu vurgulayarak, 500’den fazla sağlık çalışanı ve temaslının aşılandığını bildirdi. Ülkede 3.500 doz aşının bulunduğunu, 700’den fazlasının Bulape’ye ulaştırıldığını, Kinşasa’ya da yeni sevkiyat yapılacağını söyledi.
Ulaşımdaki yetersiz altyapının bazı bölgelere müdahaleyi zorlaştırdığını kaydeden Otim, buna rağmen çalışmaların sürdüğünü dile getirdi.
Ebola virüsü, insanlarda ciddi ve çoğu zaman ölümcül seyreden bir hastalık. Virüs, enfekte vahşi hayvanların kanı ya da vücut sıvılarıyla yakın temas sonucu insanlara bulaşıyor ve sonrasında insandan insana yayılıyor.

