Katar, Afrika kıtasına, özellikle de kıtanın doğal gaz altyapısına giderek daha fazla yatırım yapıyor. Bu yaklaşım, ülkenin küresel jeopolitik önemini koruma stratejisinin bir parçası olarak görülüyor. Afrika’nın çok kutupluluk taleplerini destekleyen ve kıtayla daha güçlü ilişkiler kurmaya çalışan Katar, bu çerçevede Afrika’yı enerji politikalarında merkezî bir aktör haline getiriyor.
17 AFRİKA PROJESİNDE KATAR SERMAYESİ
Afrika, Katar’ın ticaret ortaklarını çeşitlendirme hedeflerinde özel bir konuma sahip. Katarlı enerji şirketleri şu anda kıtada toplam 17 petrol ve doğal gaz projesine yatırım yapmış durumda. Bu yatırımlar özellikle enerji üretiminde doğal gazın payının %42’ye ulaştığı Afrika’da, enerji dönüşümünde önemli rol oynuyor.
KATAR’IN KÜRESEL ENERJİ STRATEJİSİ
Dünyanın en büyük üçüncü doğal gaz üreticisi ve önde gelen sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatçılarından biri olan Katar, doğal gazı, yenilenebilir enerjiye geçişte bir “köprü yakıt” olarak konumlandırıyor. Bu nedenle yurtdışında yaptığı yatırımlar, Doha yönetimi açısından sadece ekonomik değil, aynı zamanda stratejik bir anlam taşıyor. Katar, gelecekte de küresel gaz piyasasında etkili bir oyuncu olmayı hedefliyor ve bu hedef doğrultusunda Afrika ile enerji ortaklığını derinleştiriyor.
RAKİPLERDEN FARKLI BİR YAKLAŞIM
Katar’ın yaklaşımı, bölgedeki diğer Körfez ülkelerinden ayrışıyor. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri şirketleri genellikle gazın taşınması, dağıtımı ve depolanmasına (midstream ve downstream) yatırım yaparken; Katar, arama ve üretim (upstream) aşamalarına odaklanıyor. Devlete ait Katar Enerji Grubu, Afrika’daki mevcut projelerde hisse alarak etkinliğini artırıyor.
TAŞIMA ALTYAPISINA DA YATIRIM YAPIYOR
Katar ayrıca LNG’nin taşınmasında kullanılacak yeni nesil gaz tankerlerine de büyük yatırımlar yapıyor. Bu sayede yalnızca üretimde değil, aynı zamanda gazın güvenli ve etkili taşınmasında da küresel ölçekte söz sahibi olmayı hedefliyor.
Bu yatırımlar, Afrika ile kurulan enerji ortaklığını daha da derinleştirecek ve Katar’ın enerji diplomasisinde yeni bir dönemin kapısını aralayacak.