Güney Afrika’nın en büyük oyun yazarlarından biri olarak kabul edilen Athol Fugard, 92 yaşında hayatını kaybetti. Afrikan bir annenin oğlu olan Fugard, apartheid rejiminin ırkçı politikalarına meydan okuyan politik oyunlarıyla tanındı. Güney Afrika Sanat ve Kültür Bakanı Gayton McKenzie, Fugard’ı “apartheid’in sert gerçeklerini gözler önüne seren korkusuz bir hikâye anlatıcısı” olarak nitelendirerek ona övgüde bulundu.
Apartheid terimi, Afrika dillerinde 1948’de resmi olarak sözlüğe girmiştir. 1948-1990 yılları arasında Güney Afrika’nın siyasi yapısını tanımlamak için kullanılan bu kavram, en temel anlamıyla kamusal alanda siyah ve beyaz nüfus arasındaki ayrımı ve ırkçı eylemleri ifade eder.
KARİYERİNİ ŞEKİLLENDİREN OYUN: THE BLOOD KNOT
Fugard, 70 yıl süren kariyerinde 30’dan fazla oyun kaleme aldı. 1961’de yazdığı The Blood Knot, Güney Afrika’da bir siyah ve bir beyaz oyuncunun – Fugard’ın kendisi de dahil – birlikte sahne aldığı ilk oyun oldu. Apartheid rejimi daha sonra karma kadroları ve seyircileri yasaklayan yasalar çıkarsa da, bu oyun Fugard’ı uluslararası sahneye taşıdı. ABD’de sahnelenen ve İngiltere’de televizyona uyarlanan eser, yazarın dünya çapında tanınmasını sağladı.

REJİME MEYDAN OKUYAN SANAT
Apartheid rejimi, Fugard’ın pasaportuna el koyarak yurtdışına çıkmasını engelledi. Ancak bu durum, onun ırksal ayrımlara karşı mücadele azmini daha da güçlendirdi. Fugard, siyah oyuncuların yer aldığı Serpent Players grubuyla birlikte, hükümetin baskılarına rağmen siyah mahallelerinde oyunlar sahneledi.

ÜNLÜ ESERLERİ VE SİNEMA UYARLAMALARI
Fugard’ın en ünlü oyunlarından biri olan Boesman and Lena, 1969’da sahnelendi ve 2000 yılında Danny Glover ile Angela Bassett’in başrollerini paylaştığı bir filme uyarlandı. Fugard’ın romanı Tsotsi ise 2006 yılında Oscar ödülü kazanan bir filme dönüştürüldü. Ayrıca, John Kani ve Winston Ntshona ile birlikte yazdığı Sizwe Banzi Is Dead ve The Island gibi eserleri de büyük yankı uyandırdı.

2011 yılında Tony Ödülleri‘nde yaşam boyu başarı ödülüne layık görülen Fugard, Time dergisi tarafından 1980’lerde “İngilizce konuşulan dünyadaki en büyük yaşayan oyun yazarı” olarak tanımlandı. 1995’te AFP’ye verdiği röportajda, “Apartheid beni tanımladı, bu doğru… Ama adımı taşıyan eserlerden gurur duyuyorum” ifadelerini kullandı.
GÜNEY AFRİKA’YA SON MESAJI
Apartheid’in sona ermesiyle birlikte yazacak konu bulamayacağından endişelense de, Fugard üretmeye devam etti. 2010 yılında BBC’ye verdiği röportajda, Başpiskopos Desmond Tutu’nun sözlerine atıfta bulunarak, “Bir millet olarak yolumuzu kaybettik” dedi. Güney Afrika’nın hâlâ yazarların dikkatine ihtiyacı olduğunu vurgulayan Fugard, “Genç yazarlar uyanmalı ve bu sorumluluğu üstlenmeli” ifadelerini kullandı. Ünlü oyuncu ve yazar John Kani, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda Fugard için “Sevgili dostum Athol Fugard’ın vefatından derin üzüntü duyuyorum. Ruhu sonsuz huzur içinde yatsın” mesajını paylaştı.
Kaynak: BBC