Fransa Merkez Bankası (Banque de France), 1994’te Ruanda’da yaşanan soykırım sırasında yapılan para transferleri nedeniyle “soykırıma suç ortaklığı” suçlamasıyla Paris’te açılan bir davanın hedefi oldu.
Avukatlar Matilda Ferey ve Joseph Breham tarafından 4 Aralık’ta yapılan başvuru, Paris Adli Mahkemesi’nin İnsanlığa Karşı Suçlar Birimi’nin soruşturma yargıcına iletildi. Radio France ve Libération’ın aktardığına göre, Ruanda için Sivil Taraflar Kolektifi (CPCR) ile kurucuları Dafrose Mukarumongi ve Alain Gauthier, Fransa Merkez Bankası hakkında “soykırıma ve insanlığa karşı suçlara suç ortaklığı” gerekçesiyle şikâyetçi oldu.
Şikâyet, 5 Mayıs–1 Ağustos 1994 arasında gerçekleştirilen ve toplamı yaklaşık 500 bin euroyu bulan banka transferlerine dayanıyor. BM Kalkınma Programı (PNUD) için 1996’da hazırlanan bir uzman raporunda, bu transferlerin tarih ve miktarları detaylı şekilde listeleniyor. Raporda yer alan uzmanlardan eski Belçika senatörü Pierre Galland, “Geçici hükümet kaçtığında, fon sağlayıcıların yeterli kontrol olmaksızın yaptığı birçok transferi gösteren belgeler bulundu. Bu paralar orduyu ve soykırım faillerini besledi” dedi.
“UYDU TELEFONLARI VE MUHTEMEL SİLAH ALIMLARI”
5 Mayıs 1994’te Fransız şirketi Alcatel’e 435 bin franklık bir transfer yapıldığı belirtiliyor. CPCR eşbaşkanı Alain Gauthier, bunun “üst düzey yetkililer için uydu telefonlarının finansmanı” olma ihtimalinin yüksek olduğunu ifade ediyor. Uzman Kathi Lynn Austin de bu sistemlerin soykırımın koordinasyonu için kritik olduğunu belirtiyor.
Belgelerde ayrıca Etiyopya, Güney Afrika ve Kahire’deki diplomatik misyonlara yapılan üç farklı transfer bulunuyor. Austin’e göre, “Büyükelçilikler silah alımlarında çoğu zaman merkezi bir rol oynar.” Avukat Ferey ise fonların tam olarak ne amaçla kullanıldığına dair doğrudan kanıt bulunmasa da dönemin siyasi bağlamının belirleyici olduğunu belirtiyor: “Geçici hükümet o dönemde umutsuzca silah arıyordu. Bu nedenle banka arşivlerinin ve kayıp belgelerin incelenmesi için adli süreç şart.”
SOYKIRIMIN KARANLIK ARKA PLANI
6 Nisan 1994’te Rwanda Devlet Başkanı Juvénal Habyarimana ve Burundi Devlet Başkanı Cyprien Ntaryamira’yı taşıyan uçağın Kigali üzerinde düşürülmesi, Arusha Anlaşmaları ile sağlanan kırılgan barışı sona erdirdi ve ülkeyi kısa sürede şiddet sarmalına sürükledi.
Birleşmiş Milletler mekanizmalarına göre, takip eden 100 gün boyunca ülke tarihin en vahşi katliamlarından birine sahne oldu. Tutsiler ve ılımlı Hutu siviller başta olmak üzere yüzbinlerce insan öldürüldü. Ordudan milislere, siyasi liderlerden sivillere kadar geniş bir kesim katliamlara katıldı.
Tahminlere göre 800 binden 1 milyona kadar kişi öldürüldü; bu, “en yoğun katliam hızında” Holokost’un dört katına denk düşüyor.

