Fas, dünyada bir ilk olacak Uluslararası Gıda Mirası Atlas’ı ve buna bağlı dijital platformun oluşturulması girişiminde öncü rol üstleniyor. Fas Haber Ajansı MAP’in aktardığına göre; UNESCO, Suudi Arabistan Kültür Bakanlığı ve Fas Kültür Bakanlığı’nın iş birliğinde yürütülen bu proje, Fas’tan başlayarak dünya genelindeki gıda geleneklerini haritalamayı, belgelendirmeyi ve kutlamayı amaçlıyor. “Uluslararası Gıda Atlası ve Dijital Platform” adı verilen proje, gıdayı “gelecek nesillere aktarılması gereken yaşayan bir miras” olarak değerlendirmeye yönelik önemli bir adım olarak öne çıkıyor.
GIDA YOLLARI: YAŞAYAN MİRASIN İFADESİ
UNESCO’ya göre, gıdayla ilgili gelenekler yalnızca tariflerden ibaret değil; aynı zamanda çiftçilik, balıkçılık, geleneksel beceriler ve mutfak teknikleri gibi pek çok sosyo-ekonomik ve kültürel yaşam unsuruyla sıkı bir ilişki içerisinde. UNESCO şu ifadeleri kullanıyor:
“Yemek yolları, sadece tariflerden ibaret değildir; gıdayı çevreleyen uygulamalar, bilgi birikimi ve kültürel ifadelerden oluşan karmaşık bir ağı temsil eder. Kadim çiftçilik ve balıkçılık ritüellerinden kuşaktan kuşağa aktarılan incelikli tekniklere, birlikte yenen yemeklerin toplumsal neşesinden doğayla kurulan derin bağlara kadar yemek yolları, yaşayan bir mirastır.”
Zengin mutfak kültürüyle öne çıkan Fas, şu anda UNESCO tarafından tanınan 15 somut olmayan kültürel miras unsurunun beşini gıdayla ilişkili uygulamalar oluşturuyor. Bunlar arasında canlı Sefrou Kiraz Festivali’nden yerli Argan ağacı etrafında şekillenen geleneksel gıda uygulamalarına kadar çeşitli örnekler yer alıyor. Fas, bu kültürel mirasa olan köklü bağlılığının, bu yeni küresel girişimin doğal merkezi haline gelmesini sağladığını vurguluyor.
İKLİM KRİZİ VE KÜRESELLEŞME GIDA MİRASINI TEHDİT EDİYOR
UNESCO, iklim değişikliğinin yaygın etkileri, küreselleşmenin baskısı ve kuşaklar arası bilgi aktarımının zayıflaması nedeniyle gıda geleneklerinin benzeri görülmemiş tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtiyor. Ajans, sürdürülebilir tarım teknikleri, yerel malzemelerin kullanımı ve kültürel kimliğin özü gibi değerlerin kaybolma riski taşıdığını ifade ediyor. UNESCO’nun listelerinde halihazırda 50 civarında geleneksel mutfak uygulamasına yer veriliyor ancak kurum, bu sayının artırılması gerektiğinin altını çiziyor. UNESCO, söz konusu projenin 2003 tarihli “Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi”ne dayandığını belirterek, bu girişimin karşı karşıya kalınan tehditlere karşı proaktif bir adım olduğunu söylüyor. Projeyle, dünya çapındaki gıda yollarına dair yeni bilgiler üretmek ve bunları interaktif dijital araçlarla kaydetmek hedefleniyor. Dijital platform; gıda aracılığıyla kültürel çeşitliliği sergilemeyi, ilham verici hikâyeleri ve iyi koruma uygulamalarını paylaşmayı amaçlıyor. Bu sayede dünyanın dört bir yanındaki toplulukların ve ülkelerin deneyimleri gelecek nesillere aktarılabilecek.
İLK ADIMLAR ATILDI, SUNUM 2026’DA
Projenin başlangıç aşamasında atölye çalışmaları düzenlendi. Bu çalışmalar, dijital teknolojilerin gıda mirasının korunmasındaki potansiyelini keşfetmeye odaklandı. UNESCO, dijital platformun tasarımının sürdüğünü ve proje tanıtım programının 31 Aralık 2026 tarihine kadar paylaşılmasının planlandığını açıkladı.