Sudan’ın Kuzey Darfur eyaletinin başkenti El Faşir, 18 aydır süren kuşatmanın ardından Hızlı Destek Güçleri’nin (HDK) kontrolüne geçti. Şehrin düşmesi, hem savaşın seyrinde hem de Sudan’ın toprak bütünlüğünde kritik bir kırılma olarak değerlendiriliyor. Sudan Kara Kuvvetleri Komutanı Abdülfettah el-Burhan, Pazartesi günü yaptığı ulusal televizyon kanalından yaptığı açıklamada, ordunun “şehri yıkımdan ve sivilleri kitlesel imhadan korumak” için El Faşir’den çekildiklerini duyurdu.
Burhan, HDK’yı “sivillere karşı sistematik infazlar” gerçekleştirmekle suçladı ve “bu geri çekilme, teslimiyet değil, bir stratejik geri adım” ifadesine yer verdi.

Burhan:
“Bu savaşta son dönemde edindiğimiz tecrübeler şunlardır: Her seferinde durumu tersine çevirebilir ve bu hainlerin kirlettiği tüm toprakları milletin bağrına geri koyabiliriz.” sözlerine yer verdi.
HDK, hafta sonu yaptığı açıklamada, El Faşir’deki 6. Piyade Tümeni komuta merkezini tamamen ele geçirdiğini duyumuştu. Örgüt sözcüsü, bu gelişmeyi “Darfur’un kurtuluşu ve yeni Sudan’ın inşası yolunda tarihi bir adım” olarak nitelendirdi. Fakat sahadan gelen görüntüler, zafer havasından çok bir enkaz manzarasını gözler önüne serdi. Çatışmaların yaşandığı bölgelerdeki binalar ağır hasar yıkılmış ve şehir adeta harabeye dönmüş durumda.
Burhan, ordunun geri çekilmesinin ardından “hainlerin kirlettiği toprakları geri alacaklarını” söylerken, HDK birliklerinin Güney Sudan ve Kolombiya’dan paralı askerlerle desteklendiğine dair iddiaları tekrar gündeme getirdi.
SUDAN’DAKİ DENGE TAŞI EL FAŞİR
El Faşir, yalnızca bir şehir değil, Darfur’un lojistik, askeri ve siyasi merkezi konumunda. Darfur’un kuzeyindeki bu şehir, yüzyıllardır bölgeyi birbirine bağlayan ticaret yollarının kavşağı olarak biliniyor. Son dönemdeki önemi ve bölgenin kuşatma altında bulunmasının sebebi ise, Sudan ordusunun bölgedeki karakollarının ele geçirilmesini sağlamak. Ordunun Darfur’daki son büyük üssü olan 6. Piyade Tümeni burada bulunuyordu. HDK’nın bu üssü ele geçirmesi, ordunun batıdaki savunma hattının tamamen çökmesi anlamına geliyor.

Şehirde hâlâ cephe cephe çatışmaların sürdüğü belirtiliyor. Ordu, batıdan yeniden toparlanma sinyalleri verirken, HDK’nın hedefinin Kuzey Darfur’un tamamını ve Çad sınırına uzanan koridoru ele geçirmek olduğu belirtiliyor.

Analistler, El Faşir’in kaybının yalnızca askeri değil, siyasi sonuçlar da doğuracağını belirtiyor. Şehrin düşmesi, Darfur’un büyük ölçüde HDK’nın kontrolüne geçmesi demek. Bu da ülkenin fiilen doğu-batı ekseninde bölünmesi riskini artırıyor.
HDK, bu kazanımı bir “kurucu adım” olarak nitelendirip yeni bir yönetim yapılanmasının temelini atmak istediğini duyurdu. Ancak bölge halkı ve siyasi gruplar, bunun “ülkenin parçalanması” anlamına geleceği uyarısında bulunuyor.
AÇIK HAVA MORGUNA DÖNMÜŞ BİR ŞEHİR
El Faşir’deki savaş, yerini büyük bir insani felakete bıraktı. Birleşmiş Milletler, son 48 saat içinde şehirden binin üzerinde kişinin kaçtığını doğruladı. Darfur Yerinden Edilmiş Kişiler Sözcüsü Adam Rijal:
”Yalın ayak, aç ve susuz binlerce kişi, Tawila ve Kutum yönüne doğru kaçıyor. Tek hedefleri hayatta kalmak.” dedi.

HDK’nın şehre girmesinin ardından, infazlar, yağmalar ve cinsel şiddet iddiaları art arda geldi. “Acil Durum Avukatları” adlı insan hakları örgütü, HDK’nın sivilleri topluca infaz ettiğini gösteren videoları incelediklerini açıkladı. Grup, bu eylemleri “savaş suçu” ve “insanlığa karşı suç” olarak tanımladı.

Sudan Doktorlar Ağı, El Faşir’de sağlık sisteminin çöktüğünü bildirdi:
“Hastaneler yıkıldı, doktorlar kaçmak zorunda kaldı. Su kaynakları kirletildi. Şehirde tıbbi yardım neredeyse imkânsız.”
BM raporlarına göre, yaklaşık 6 bin çocuk akut yetersiz beslenme riskiyle karşı karşıya. Pazar yerleri ve yardım merkezleri, HDK bombardımanlarının hedefi oldu. İnsanlar HDK’nın hava saldırılarında hedef olmamak için yeraltı sığınaklarında yaşamaya başladı. Şehrin kuzeyinde bazı aileler, “bir parça ekmek ve kirli suyla” hayatta kalmaya çalışıyor. El Faşir halkı hayatta kalmak için hayvan yemi yemek zorunda kalmıştı fakat bu bile artık mümkün değil çünkü şehirdeki yem stokları da tükenmek üzere.
ETNİK TEMİZLİK İDDİASI VE ULUSLARARASI TEPKİLER
Sudanlı siyasi partiler, insan hakları grupları ve uluslararası kurumlar, HDK’nın El Faşir’deki eylemlerini sert biçimde kınadı. Sudan Kongre Partisi ve Samoud İttifakı, siviller için “acil ve güvenli geçiş koridorları” açılması çağrısında bulundu. Birleşmiş Milletler ve Afrika Birliği, durumu kınayan açıklamalar yaprken, derhal ateşkes ilan edilmesi gerektiğini vurguladı.
Darfur Valisi Minni Arko Minawi:
“El Faşir’in düşmesi, Darfur’un teslim olduğu anlamına gelmez. Bu suçların bağımsız şekilde soruşturulmasını istiyoruz” sözlerine yer verdi.
Uluslararası hukuk uzmanları ise, HDK’nın El Faşir’deki operasyonlarının “etnik temizlik” boyutuna ulaştığını savunuyor. Özellikle Zaghawa ve Fur kökenli sivillerin hedef alındığı iddiaları, BM tarafından “endişe verici” olarak nitelendirildi.

