Afrika kıtasının en dinamik bölgelerinden biri olan Doğu Afrika, hem sahip olduğu genç nüfus hem de stratejik konumuyla birçok açıdan büyük bir potansiyele sahip. Kenya’dan Etiyopya’ya, Somali’den Güney Sudan’a uzanan geniş bu coğrafya, kıtanın ticaret yolları, enerji hatları ve tarımsal üretimi açısından kilit rol oynuyor. Fakat bölge, aynı zamanda uzun yıllardır devam eden iç savaş, etnik çatışma ve terör tehdidiyle istikrardan yoksun durumda. Bu kırılgan tablo, ekonomik gelişmenin önündeki en büyük engellerden biri ve bu engelin bölgede ciddi boyutlara ulaşan genç işsizlik sorununun da kaynağı olduğu ortada.
Afrika Birliği ve OECD’nin 2024 tarihli “Afrika’nın Kalkınma Dinamikleri” raporuna göre, Doğu Afrika ülkelerinde 15-24 yaş arasındaki gençlerin işsizlik oranı kıta ortalamasının üzerinde seyrediyor. Bölgede genç nüfus 250 milyonun üzerinde ve bu, toplam nüfusun yaklaşık %65’ine denk geliyor. Bu büyük insan gücü, iş fırsatlarıyla buluşturulamadığında ekonomik büyümenin frenlenmesine, göç dalgalarına ve güvenlik sorunlarının büyümesine neden oluyor.
EKONOMİK DURUM
Doğu Afrika, kıtanın ekonomik olarak en hızlı büyüyen bölgelerinden biri. Özellikle Etiyopya ve Kenya’nın son yıllarda tarım dışı sektörlerde ve hizmet alanına yönelmesiyle gözle görülür bir büyüme yaşandı. Kenya, finans teknolojileri (fintech) açısından Afrika’nın önde gelen merkezlerinden biri haline gelirken, Etiyopya, altyapı ve imalat sanayi yatırımları ile dikkat çekiyor.Fakat bu büyüme, genç nüfusun bu sürece yeterince entegre edilememesi nedeniyle bölgedeki genç işsizlik oranlarında bir fark yaratmadı.
Bölgenin artıları ve eksilerini göz önünde bulunduracak olursak: artıları arasında genç nüfusun dinamizmi, doğal kaynaklar, tarımsal üretim kapasitesi ve stratejik ticaret yolları bulunuyor. Eksiler ise siyasi istikrarsızlık, güvenlik riskleri, eğitim-istihdam uyumsuzluğu ve dış yardımlara bağımlılık olarak öne çıkıyor.

Hızla büyüyen ve bağımsız bir aktör olarak uluslararası sahnede yer edinmeye başlayan Afrika kıtasının hem ülke hem de bölge bazlı iyileştirmelere ihtiyaç duyması oldukça normal. Fakat bu iyileştirme süreci, bölgede hakim olan etnik-siyasi çatışma ve terör faaliyetleriyle sürünceye giriyor. Ülkeler kaynaklarını ve odaklarını ilk olarak bu konulara yöneltiyor, hızla büyüyen işsizlik sorunu ise bir noktada göz ardı edilmek zorunda kalıyor.
ÜLKELERE GÖRE İŞSİZLİK SORUNU VE NEDENLERİ
Sudan
Sudan 2023 yılından beri iç çatışma ve siyasi belirsizliklerle boğuşuyor. Ekonominin temelini oluşturan tarım ve hayvancılık sektörleri bu süreçte büyük yaralar aldı. Hali hazırda çatışma nedeniyle devam eden göç, bu durumun vehametini ikiye katladı. Aynı sebeple kırsal kalkınma projeleri de sekteye uğradı. BM’nin 2025 Nüfus Fonu raporuna göre Sudan’ın 15-64 yaş aralığındaki çalışabilir insan nüfusu, toplam nüfusun %56’na tekabul ediyor, genç işsizlik oranı ise %25 seviyesinde seyrediyor. Bu durum, göçü artırıyor ve gençlerin yasa dışı yollara yönelmesine zemin hazırlıyor.
Güney Sudan
Güney Sudan, bölgenin en yüksek genç işsizlik oranına sahip ülkesi. 2011’de bağımsızlığını kazanan ülke, neredeyse sürekli iç savaşla mücadele ediyor. Eğitim altyapısının yetersizliği, petrol gelirlerinin kötü yönetimi ve güvenlik sorunları nedeniyle gençlerin işgücüne katılımını engelliyor. Bu durum, genç işsizlik oranı %30’lara kadar yükselmesine neden oluyor.
Eritre
Eritre, genç işsizliğin yanı sıra kitlesel göçle de anılıyor. Zorunlu askerlik hizmetinin süresiz hale gelmesi ve siyasi baskılar, gençlerin ülkeyi terk etmesine neden oluyor. İşsizliğin %25 düzeyinde olması, ülkedeki beyin göçünü hızlandırıyor.
Etiyopya
Etiyopya, Doğu Afrika’nın en büyük ekonomilerinden biri. Ülkenin altyapı yatırımları ve üretim kapasitesi artıyor. Fakat Tigray bölgesinde yaşanan çatışmalar, tarım dışı sektörlerde yeterli iş fırsatının olmaması ve hızlı nüfus artışı, işsizliğin %20 seviyesinde seyretmesine sebep oluyor. Özellikle kırsal kesimde yaşayan gençler, tarımdan başka bir iş fırsatına sahip olmakta zorluk yaşıyor.
Somali
Somali’de işsizlik sorunu terör tehdidiyle iç içe geçmiş durumda. Eş-Şebab saldırıları dışarıdan gelecek yatırımları engelliyor. Tarım ve balıkçılık sektörleri gelişmeye açık olsa da güvenlik eksikliği nedeniyle bu alanlarda cazip hale getirilemiyor. Ülkenin genç işsizlik oranı ise %25 seviyesinde.
Kenya
Kenya, bölgenin en istikrarlı ekonomilerinden biri olarak öne çıkıyor. Fintech ve hizmet sektörü gençlere yeni fırsatlar sunuyor. Özellikle son dönemde Asya ülkeleriyle sağladığı iş birlikleri yeni iş fırsatlarının oluşmasına imkan tanıdı. Fakat kırsalda yaşayan gençler için durum farklı. Eğitim sorunu, tarımda düşük verimlilik ve şehirlerdeki rekabet, işsizlik oranını %15 seviyesinde tutuyor.
Uganda
Uganda, bölgede en düşük genç işsizlik oranına sahip ülkelerden biri. Bölgenin en misafirperver ülkesi olan Uganda, mültecilerin işgücüne katılması için de fırsat tanıyor. Fakat bu, hem gençlerin hem de mültecilerin istihdama kaliteli koşullarda katıldığı anlamına gelmiyor. Özellikle kayıt dışı ekonomi ve düşük ücretli işlerde çalışma oranı oldukça yüksek. Bu nedenle Uganda’da “gizli işsizlik” sorununu mevcut.
İŞSİZLİĞİN DOĞURDUĞU TEHLİKE
Doğu Afrika’da genç işsizliğinin temel nedenleri arasında; çatışmalar ve siyasi istikrarsızlık, terör tehdidi, eğitim-istihdam uyumsuzluğu, altyapı ve yatırım eksikliği, hızlı nüfus artışı yer alıyor. Peki genç işsizlik Afrika ülkelerini için nasıl tehdide dönüşüyor?

Gençler ya çok erken yaşta ya da eğitim sürecini tamamladıktan sonra iş bulma sürecine başlıyor. Kayıt altında ve normal koşullarda çalışabilecekleri bir iş bulamadıkları takdirde, daha iyi şartlarda yaşamak ve iş bulabilmek adına yasa dışı yollarla göç ediyor. Göç etmeyi tercih etmeyenler (özellikle erkekler) bölgede faaliyet gösteren küçük ya da büyük çaplı terör örgütlerinin hedefi hâline geliyor ve örgüt bünyesine ya zorla ya da gönüllü olarak katılıyorlar. Nihayetinde, göç etmeyen ya da terör örgütüne katılmayan gençler sosyal huzura ve mevcut ekonominin büyüme potansiyeline yönelik bir tehdit olarak görülüyor. OECD’nin 2024 raporuna göre, bölgede çatışma ve istikrarsızlığın genç işsizlik oranına etkisi toplamda %10 civarında seyrediyor.
GENÇ İŞSİZLİĞİN ÖNÜNE GEÇMEK İÇİN NELER YAPILMALI?
Uzmanlar, Doğu Afrika’daki genç işsizlik sorununu çözmek için çok boyutlu bir yaklaşım gerektiğini vurguluyor. Sorunun temeli tek bir nedene dayanmadığı için çözümünde de birden fazla alanın iyileştirilmesi gerekiyor. Bunların başında güvenlik ve siyasi istikrar geliyor. Bölge hali hazırda bu nedenle yatırım çekmekte sorun yaşıyor. Eğitim alanında ise reforma ihtiyaç var. Gençlerin iş gücü piyasasına uygun beceriler kazanması gerekiyor. Bölgede tarım dışı iş fırsatlarının değerlendirilmesi için büyük önem arz ediyor.

Tarım sektöründe ise, bölgenin insan kaynaklı sorunlarının yanı sıra bir de iklim krizinin etkisi altında. Bu sektörde şartlara uygun üretim eğitimi ve işçi ihtiyacı oldukça fazla. 2025 tarihli FANRPAN raporuna göre, tarım ve gıda sistemlerinin kırsaldaki gençler için dönüştürülmesi işsizlik üzerinde olumlu bir etki yaratabilir. Bir de Uganda örneğinde görüldüğü gibi, düşük işsizlik oranı kaliteli iş anlamına gelmiyor. Sosyal güvenlik ve formelleşme gerçek işsizliğin düşürülmesi için gerekli düzenlemelerden biri. Son olarak Doğu Afrika Topluluğu (EAC) çerçevesinde işgücü hareketliliği ve ortak projelerin üretilmesi de gençlere yeni fırsatlar sunabilir.
Doğu Afrika, konumu ve potansiyeli itibariyle kıtanın önemli ekonomik kapılarından birini oluşturuyor. Resmi raporlar, çözümün güvenlik, eğitim, tarım ve yatırımın aynı anda ele alınmasından geçtiğini ortaya koyuyor. Bu iyileştirmeler sağlanabilirse eğer hem bölge hem de Afrika’nın geri kalanının bu durumdan oldukça büyük bir fayda sağlayacağı belirtiliyor
Kaynak:
https://www.unfpa.org/data/world-population-dashboard https://www.oecd.org/en/publications/africa-s-development-dynamics-2024_df06c7a4-en.html https://fanrpan.org/