Cezayir Ulusal Halk Meclisi Başkanı İbrahim Bugali, Fransa’nın 13 Şubat 1960’ta Cezayir’de gerçekleştirdiği ilk nükleer denemenin yıl dönümünde düzenlenen anma töreninde konuştu.
Bugali, Fransa’nın bu nükleer suçların tüm sorumluluğunu resmen kabul etmesi gerektiğini belirterek “Tek bir ses olarak hep birlikte bu suçların tanınmasını talep ediyoruz.” dedi.
Cezayirli yetkili, sadece yüzeysel bir siyasi itirafın yeterli olmayacağını aynı zamanda bunun ahlaki bir yükümlülük çerçevesinde somut adımlarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Fransa’nın Cezayir’de toplam 17 nükleer patlama gerçekleştirdiğini hatırlatan Bugali, bu testlerin yıkıcı etkilerinin halen hissedildiğini ve bunların, sömürge döneminin en karanlık sayfalarından biri olduğunu ifade etti.
Nükleer denemelerin kalıcı etkileri
Bugali, nükleer bombardımanın Cezayir halkı üzerinde derin yaralar bıraktığını belirterek radyasyona bağlı kanser vakaları ve doğum kusurlarının hala büyük acılara yol açtığını söyledi. Ayrıca, bölgedeki çevresel kirliliğin devam ettiğini ve toprakların radyasyon nedeniyle hala tehdit altında olduğunu dile getirdi.
Fransa’nın, mağdurlara tazminat ödemesi ve nükleer atıkları temizlemesi gerektiğini yineleyen Bugali, Cezayir’in bağımsızlığı uğruna ağır bedeller ödediğini, ancak bu suçların hesabı sorulmadan tarihin kapanamayacağını vurguladı.
Fransa’ya arşivleri açma çağrısı
Fransa’nın nükleer bomba mağdurlarına adalet sağlaması gerektiğini belirten Meclis Başkanı, aynı zamanda Paris yönetiminin, Cezayir’de yapılan nükleer test sahalarına dair tüm arşivleri paylaşarak uzmanların hasarı değerlendirmesine ve gerekli önlemleri almasına izin vermesi gerektiğini ifade etti.

Fransa’nın 1960-1966 yılları arasında Cezayir çölünde gerçekleştirdiği en az 17 nükleer denemenin kalıcı etkileri bugün hala Cezayir’in gündeminde yer alırken Cezayir hükümeti, nükleer atıkların yerinin belirlenmesini ve mağdurlara tazminat ödenmesini talep etmeye devam ediyor. Ancak Fransa, bu talepleri resmi olarak kabul etmiyor.