Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Batı Afrika ve Sahel bölgesinde artan terör saldırılarının şiddeti ve istikrarsızlığı derinleştirdiğini, bölgenin “yıkıcı bir domino etkisi” riskiyle karşı karşıya olduğunu söyledi.
Guterres, BM Güvenlik Konseyi’nin “Batı Afrika ve Sahel’de bölgesel terörle mücadele işbirliğinin güçlendirilmesi” oturumuna çevrimiçi katılarak bölgedeki güvenlik tablosuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Genel Sekreter, özellikle Mali’de Eylül ayından bu yana El Kaide bağlantılı JNIM’in hem sivilleri hem güvenlik güçlerini hedef alan saldırılar düzenlediğini, stratejik koridorlarda yakıt tedarikinin aksadığını ve bunun insani operasyonları da sekteye uğrattığını söyledi. Bu durumun sürmesi halinde BM programlarına bağımlı milyonlarca kişi için hayati risk doğurabileceğini belirtti.
Burkina Faso ve Nijer’in de benzer şekilde ağır bir güvenlik baskısı altında olduğunu ifade eden Guterres, “Silahlı gruplar etki alanlarını genişletiyor. Birçok kıyı ülkesi tehdit altında. Tüm bölge yıkıcı bir domino etkisi riskiyle karşı karşıya” dedi.
Sahel ülkelerinin insani gelişmişlik sıralamasında en altlarda yer aldığına dikkat çeken Guterres, terörün yol açtığı şiddet ve istikrarsızlığın bölge halkı için büyük acılar doğurduğunu vurguladı. Küresel Terörizm Endeksi’ne göre terörden en çok etkilenen 10 ülkeden 5’inin Sahel’de bulunduğunu hatırlatarak, “Sahel, küresel terör saldırılarının yüzde 19’unu ve terör kaynaklı can kayıplarının yarısından fazlasını oluşturuyor” diye konuştu.
İNSANİ YARDIM FONLARI YETERSİZ
BM verilerine göre Burkina Faso, Mali, Nijer ve çevre ülkelerde yaklaşık 4 milyon kişinin yerinden edildiğini belirten Guterres, 2025 için Sahel ve Çad Gölü Havzası’nda gereken 4,9 milyar dolarlık insani yardım çağrılarının dörtte birinden azının karşılandığını söyledi. Mali’de ise insani yardım planının yalnızca yüzde 16’sının finanse edilebildiğini aktardı.
Guterres, BM üyesi ülkelere “bölgede büyük acılar yaşayan halka yönelik insani müdahalelere güçlü mali destek” çağrısında bulundu.
Eylül ayından bu yana Mali’ye komşu ülkelerden yakıt taşıyan tankerlere yönelik saldırıların arttığı belirtiliyor. Uzmanlar, saldırıların hükümetin kırsalda bidonla yakıt satışını yasaklamasına tepki olarak gerçekleştirildiğini değerlendiriyor. Yakıt sıkıntısının özellikle başkentte hayatı durma noktasına getirdiği, ülkede okulların iki haftalığına kapatıldığı ifade ediliyor.