Ticaret Bakanlığı ev sahipliğinde, Afrika Birliği koordinasyonunda ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) organizasyonuyla düzenlenen 5. Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumu (TABEF), İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleşti. Foruma katılan World Co Operatin Industries Forum’un (WCI) Başkanı Utku Bengisu, forum hakkındaki değerlendirmelerini WAJ Türk muhabirine aktardı. Forumun yalnızca bir etkinlik değil, aynı zamanda Türkiye’nin Afrika’daki prestijini artıracak stratejik bir adım olduğuna dikkat çekti.
”AFRİKA’YLA TİCARET YAPMAK İSTEYENLER İÇİN BİR VEFA ORGANİZASYONU”
Utku Bengisu, TABEF’in Türk ihracatçılar ve yatırımcılar için bir “vefa ve iş geliştirme organizasyonu” olduğunu söyledi:
”Türk ihracatçısının Afrika’yla ilgili bir derdi olan, Afrika’ya yatırım yapmak isteyen, ticaret yapmak isteyen insanlar için bir vefa organizasyonu, bir piyasacı organizasyonu, bize sahip çıkmak zorunda olduğumuz bir organizasyon.” sözlerine yer verdi.

Forumun sadece yeni iş birlikleri kurmak için organize edilmediğini bunun Afrika’yla yakından ilgilenen diğer ülkelere karşı da bir itibar ve prestij meselesi olduğunu belirtti. Türkiye’nin Afrika’da oluşturduğu diplomatik ve ticari ilişkilerin doğrudan bağlantılı olduğunu vurguladı. Bengisu:
”Türk Devleti’nin burada bir itibarı var. Burası Rusya Afrika Forumuna, Brezilya Afrika Forumuna, Çin Afrika Forumuna, Fransa Afrika Forumuna alternatifi yaratan bir organizasyon. Dolayısıyla bu organizasyonun hücü, bu organizasyonun prestiji, bu organizasyonun itibarı ne kadar çok yükselirse milletçe bizim bu kadar Afrika’yla ilgili alacağı sonuçlar o kadar yükselecektir. İnsanların Türkiye’ye alışması için, diplomatik kanallarda Türkiye ile daha önemli adımların atılabilmesi için, önümüzdeki dönem serbest ticaret anlaşmalarının konuşulabilmesi için burada tohum etmek çok önemli. Onun için forumun bir kere gerekliliği var.” sözleriyle TABEF ve WCI gibi organizasyonların ticari ilişkilerin güçlenmesinde bir kaldıraç görevi gördüğünü belirtti.
”FORUMLAR YATIRIMCI VE İŞ İNSANLARINI BULUŞTURUYOR”
Bengisu, forumlar sayesinde Türk firmalarının Afrika ile doğru eşleştirmeler yapabileceğini, bu sayede hem küçük ve orta ölçekli işletmelerin hem de büyük yatırımcıların hedeflerine ulaşabileceğini vurguladı:
”Bizim ticareti iki türlü ele almamız lazım. Ticaret yapacaklar ve yatırım yapacaklar. Ticaret yapıp bir süre sonra yatırım yapacaklar diye kümelenmemiz lazım, ayırmamız lazım. Çünkü bazen çok diplomatik bir toplantıya ticaret yapmak isteyen birisi katılıyor. Bazen ticari bir iş birliği toplantısına yatırım yapmak isteyen birisi katılıyor ve aradığını bulamıyor.” ifadelerine yer verdi.

Devletin organize ettiği ticaret odaklı bir organizasyonun daha geniş kitle ve diplomatik destekle iş birliklerini kolaylaştırdığını belirtti. WCI forumun da temel mantığının tıpkı TABEF gibi, Türk firmalarını Afrikalı partnerlerle ölçek ekonomisine dayalı eşleştirmelerle bir araya getirmek olduğunu söyledi.
TÜRKİYE, FRANSA, ÇİN VE ABD’YE KARŞI YARIŞIYOR
Afrika’daki küresel aktörlerin faaliyetlerine değinen Bengisu, Fransa, Çin ve ABD’nin kendi stratejileriyle kıta üzerindeki etkilerini artırmaya çalıştığını hatırlattı. Türkiye’nin ise dinamik ve sürdürülebilir iş birlikleri oluşturarak Afrika’da yeni bir üçüncü yol lideri olabileceğini söyledi. Bengisu:
”Maliyetlerin bu kadar yükseldiği, Afrika’ya ilişkin alakanın bu kadar arttığı bir dönemde bütün dünya Afrika ile ilgili bir hedef belirli. Kendisi de bir Afrika ajandası. Yani bugüne kadar Fransa’nın özel bir ajandası vardı, ekonomik olarak bir umudu vardı. Şimdi Fransa kaybettiği kalelerle alakalı yeni bir ajanda kuruyor, diyor ki tamam ben Burkina Faso’yu kaybediyorum, ben Mali’yi kaybediyorum ama ben Tanzanya’da yeni bir kale kazanabilirim, başka bir kale kazanabilirim diyor ve Fransa’nın Ticare Bakanı yanına küçük ve orta ölçekli işletmeleri alıyor, Afrika’yı ülke ülke dolaşıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin hiç olmadığı kadar ziyaret yaptığı, Çin’in hiç olmadığı kadar aktivite üstüne aktivite yaptığı bir dönemden bahsediyoruz. Bakın biz bugün Türkiye Afrika ilişkilerinin geleceğini şekillendiriyoruz. ”

Kıta dışı aktörlerle mücadelenin devam ettiğini söyleyen Bengisu, diplomatik adımların ticari ilişkileri beslediğine dikkat çekti:
”Umut verici gelişmeler var. Büyük elçiliklerimiz iyi çalışıyor, ticaret müşavirlerimizin Afrika’daki performansı iyi. Olumlu taraflara bakmak zorundayız. Dolayısıyla şu anda bizim ihtiyacımız olan tek şey harekete geçmemiz. Afrika’ya daha çok gidebilirsek, Afrika’da daha çok firmalarla bütünleşebilirsek biz 75 milyar dolarlık ekonomik açığı kapatırız+ Bu 75 milyar dolarlık yeni ticaret hacmi Afrika’da Türkiye ekonomisine nefes aldırır. Yani kuru bir toprakta suyla buluşmuş bir çiçek gibi hissettirir.”
”WAJ MEDYA’NIN DOĞUŞU BİR MÜJDE GİBİYDİ”
Bengisu, Türkiye-Afrika ilişkilerinde medyanın önemine dikkat çekti. Türk yatırımcıların kıtanın gündeminden haberdar olmasının önemine değinen Bengisu, bu alanda yabancı kaynaklara bağlı kalmadan, tarafsız ve yerel bir medya platformunun gerekliliğine vurgu yaptı. Bengisu:
”Sadece ticarete, sadece gümrüğe, lojistiğe, aldıya-verdiye yoğunlaşacağımız bir denklem bizim için fotoğrafa eksik bakmamıza neden olacak. Ben WAJ medyanın doğuşunu bir müjde olarak görüyorum. Çünkü Türkiye ile Afrika arasında medya kuruluşları var, bir takım çalışmaların yapıldığını görüyorum ama, dış politika gündeminde, sosyoekonomik gündemde fazlaca eksik var. Afrika’nın iç dinamini, iç siyasetini yorumlayabilecek uzmanların sayısının bir hayli az. Afrika’da yaşanan siyasi, sosyal gelişmeler oldukça önemli. WAJ sayesinde bu gelişmeleri kendimize ait bir kanaldan takip edebiliyoruz.”
Sözlerine yer veren Bengisu, Afrika’yı doğru analiz eden ve görünürlüğünü artıran medya kuruluşlarının, Türk iş insanlarının bilinçli yatırım ve ticaret kararları almasına katkı sağladığını ekledi.
Bu sayede Türkiye’nin Afrika’ya yönelik ticaret ve diplomasi stratejilerinin daha etkili uygulanabileceğini ve Fransa gibi yabancı yayın organlarına olan bağımlılığın azalacağını belirtti.
”Ben her şeyden önce, Afrika ile alakalı ajandası olan her Türk iş insanının gönlünde WAJ medyanın farklı bir yere sahip olması gerektiğini düşünüyorum. Ve sizinle iş birliğinin, iletişimin daha kuvvetli olacağı bir gelecek diliyorum size de. Buna da ihtiyacımız var, Türkiye’nin buna ihtiyacı var. Çünkü biz maalesef hala Fransız yayın organlarından beslenmek zorundayız. France24 kanalına mahkûm bir dünyaya siz Türkçe bir medya ile meydan okuma gerçekleştirdiniz. Onun için sizi kutluyorum.’‘ sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.