Sudan’ın, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Hızlı Destek Kuvvetleri’ne (HDK) verdiği destekle Batı Darfur’daki Masalit etnik grubuna yönelik soykırıma ortak olduğu iddiasıyla açtığı davada geçici tedbir duruşmaları bugün gerçekleştirildi.
Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) bugün yapılan duruşmalarda Sudan hükümeti, Divan’dan, BAE’nin Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmesini ve HDK’ye verdiği desteği durdurmasını talep etti.
Geçici Adalet Bakanı sıfatıyla Sudan’ı davada temsil eden Muawia Osman Mohamed Khair, açılış konuşmasında “Ülkemizin batısında Masalit etnik grubuna karşı bir soykırım gerçekleştiriliyor. Masalitler, Arap olmayan Afrikalı bir etnik gruptur. Masalitlere karşı soykırım, ağırlıklı olarak Darfur’daki Araplardan oluşan Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) tarafından, BAE’nin desteği ve suç ortaklığıyla yürütülmektedir.” dedi.
Sudan’ın avukatlarından Prof. Eirik Bjorge, El Geneina’da geçen yıl HDK’nin Masalit nüfusuna yönelik katliamında 10 bin ila 15 bin kişinin öldürüldüğünü belirterek, BAE’nin HDK’ye komşu Çad üzerinden silah tedarik etmeye devam ettiğini ve bu durumun Masalitlere karşı yapılan katliamın tekrarlanması riskini doğurduğunu savundu.
Prof. Paolo Palchetti ise, “Hızlı Destek Kuvvetleri ve müttefik milisler, BAE tarafından desteklenen bir soykırım gerçekleştiriyor. Sudan, BAE’nin bu soykırıma suç ortaklığını derhal durdurması ve elindeki tüm imkanları kullanarak yeni soykırım eylemlerinin engellenmesini talep ediyor.” şeklinde konuştu.
Divan’ın geçici tedbir kararına hükmetmesi için yargı yetkisine sahip olduğunu savunan Sudan’ın avukatları, BAE’nin Soykırım Sözleşmesi uyuşmazlıklarını UAD’ye götürmeye imkan veren 9. maddesine koyduğu çekincelerin “belirsiz ve spesifik olmayan” ifadelerle yazıldığını ve yargı yetkisini engellemediğini iddia etti.
BAE, DİVAN’IN YARGI YETKİSİNE İTİRAZ ETTİ
BAE hükümeti, Sudan’ın iddialarını “yalan ve iftira kampanyası” olarak nitelendirerek, silah sevkiyatı iddialarını reddetti ve Çad üzerinden yapılan uçuşların tamamen insani yardım amaçlı olduğunu savundu. Soykırım sözleşmesinin 9. maddesine BAE’nin çekince beyan ettiğini belirten avukatlar, UAD’nin davaya bakma yetkisi olmadığı gerekçesiyle davayı reddetmesini istedi.
Sudan’ın 5 Mart’ta açtığı davada BAE’nin, HDK milislerine sağladığı geniş mali, siyasi ve askeri destek yoluyla Masalit kabilesine yönelik soykırıma ortak olduğunu ileri sürmüştü. İnsan Hakları İzleme Örgütü, HDK’nin Masalit kabilesine ve diğer Arap olmayan gruplara Nisan ile Kasım 2023 arasında düzenlediği saldırıların, Sudan’da Nisan 2023’te başlayan iç savaşın en kanlı sayfalarından biri olduğunu açıklamıştı.