Afrika’da doğa koruyucuları, akbabaların neslinin tükenmesini önlemek için kapsamlı bir kampanya başlattı. Bu kampanya, akbabaların doğaya sağladığı katkıyı ekonomik değerle ifade ederek halkı bilinçlendirmeyi amaçlıyor. BirdLife International’ın son raporuna göre, sadece Güney Afrika’daki akbabaların ekosistemlere yıllık katkısı 1,8 milyar doları buluyor.
KITADAKİ 11 AKBABA TÜRÜNÜN 6’SI TEHLİKE ALTINDA
Uluslararası Doğa Koruma Birliği’ne göre bu türlerin bazıları kritik düzeyde tükenme riski taşıyor. BirdLife yetkilisi Fadzai Matsvimbo, bazı türlerin nüfusunun %90 oranında azaldığını belirtiyor.
Botsvana, Zambiya ve Zimbabve’de yapılan araştırmalar, bir grup akbabanın çürümekte olan leşi saatler içinde temizleyebildiğini ve böylece hastalıkların yayılmasını önlediğini ortaya koydu. Ayrıca akbabaların güçlü mide asitleri, şarbon ve botulizm gibi ölümcül bakterileri etkisiz hale getirebiliyor.
YANLIŞ ALGILAR AKBABALARIN HAYATINA MAL OLUYOR
Çirkin bulunmaları ve ölümle ilişkilendirilmeleri nedeniyle toplumda olumsuz bir imaja sahip olan akbabalar, inanç temelli uygulamalar nedeniyle de hedef alınıyor. Bazı kültürlerde akbaba tüyleri ve organları, büyü ya da kehanet amacıyla kullanılıyor.
Akbabalar bazen kaçak avcılar tarafından kasıtlı olarak zehirleniyor. Tek bir zehirli leş yüzlerce akbabanın ölümüne yol açabiliyor. Ayrıca elektrik hatlarına çarpma gibi kazalar da ciddi tehlike oluşturuyor.
VULPRO REHABİLİTASYON MERKEZİ
Güney Afrika’da bulunan Vulture Protection (VulPro) merkezin yöneticileri, şimdiye kadar yüzlerce yaralı akbabayı tedavi ederek doğaya geri kazandırdı. Doğal ortamda yetiştirilen bireylerle birlikte yaklaşık 100 kuş doğaya salındı.
BirdLife ve Vulpro yetkilileri, filmlerde akbabaların genellikle kötü ve uğursuz figürler olarak gösterilmesinin bu olumsuz algıyı güçlendirdiğini belirtiyor. Kamuoyunun bilinçlenmesiyle hem algının hem de akbabaların kaderinin değişebileceğine inanıyorlar.