Afrika, 15. ile 19. yüzyıllar arasında Avrupalı tüccarlar tarafından köle olarak satılan milyonlarca Afrikalı için tazminat talep ediyor. Ancak, bu talepler Batı tarafından güçlü bir dirençle karşılanıyor. Kanada Wilfrid Laurier Üniversitesi’nden Emeritus Profesör Rhoda Howard-Hassmann, Afrika’nın kölelik tazminatına yönelik taleplerinin neden bu kadar zorlandığını ve bu süreçte karşılaşılan zorlukları değerlendirdi.
TAZMİNAT TÜRLERİ VE BEKLENTİLER
Howard-Hassmann, Afrika’nın transatlantik köle ticareti nedeniyle üç tür tazminat talep ettiğini belirtti: uzlaşma komisyonları, özürler ve mali tazminatlar. Ancak, Afrika’nın alabileceği en fazla şeyin sınırlı sembolik mali tazminatlar olabileceğini ifade etti. Kendi çalışmalarında köle ticaretiyle ilgili müzelerin, anıtların ve eğitimin desteklenmesi şeklinde mali tazminatlar önerdi.
AVRUPA VE ABD’NİN TUTUMU
Bazı Avrupa ülkelerinin köle ticaretini kabul ederek özür dilemeye başladığını belirten Howard-Hassmann, Avrupa Birliği’nden henüz bir özür gelmediğini ve ABD’nin eski Başkanı Trump nedeniyle hiçbir şey yapılmadığını kaydetti. Biden döneminde tazminat taleplerinin Kongre’ye taşındığını ancak sürecin karmaşık olduğunu vurguladı. ABD’deki özel kurumların tazminat ödediğini, ancak devlet düzeyindeki sürecin karmaşık olduğunu ifade etti.
AFRİKA’NIN AZ GELİŞMİŞLİĞİNE KATKI
Howard-Hassmann, köle ticaretinin Afrika’nın az gelişmişliğinin sebeplerinden biri olduğunu belirtti. “Köle ticareti, bölgedeki iş gücü kaybına yol açtı ve bu durum, tarım yapmayı zorlaştırarak Afrika’nın kalkınmasını engelledi,” dedi. Bununla birlikte, Afrika’nın gelişimi ile Batı’nın gelişimi arasında doğrudan bir ilişki kurmanın doğru olmayacağını belirtti.
TAZMİNAT KONUSUNDAKİ ZORLUKLAR
Afrika köle ticaretinin kurbanlarını belirlemenin çok daha karmaşık olduğuna değinen Howard-Hassmann, transatlantik köle ticaretinin 1807’de İngiltere’de ve 1808’de ABD’de yasaklanmasına rağmen, Brezilya’nın 1868’e kadar köle alımına devam ettiğini söyledi. Ayrıca, Brezilya’nın Portekiz sömürgesi olmasının tazminat sorumluluğunu belirsizleştirdiğini belirtti.
AFRİKA BİRLİĞİ VE GÜÇ MESELESİ
Howard-Hassmann, Afrika Birliği’nin Batı’ya karşı kölelik tazminatı taleplerini dayatacak siyasi ve ekonomik güce sahip olup olmadığını sorguladı. Afrika Birliği’nin, Batılı ülkeleri tazminat ödemeye zorlamak için yeterli güce sahip olmadığını belirterek, tazminat mücadelesinin bir güç meselesi olduğunu vurguladı.
AFRİKALILARIN BATI’YA OLAN GÜVEN EKSİKLİĞİ
Afrikalıların Batı’ya olan güven eksikliğinin sadece kölelik geçmişinden değil, mevcut uluslararası ticaret, yapısal uyum politikaları ve borç krizleri gibi sorunlardan kaynaklandığını ifade etti. Batı’nın ateşkes komisyonları kurarak, özür dileyerek ve sembolik tazminatlar ödeyerek Afrikalıların güvenini kısmen kazanabileceğini kaydetti. Ancak mevcut durumda Afrikalıların Batı’ya güvenmek için yeterli bir neden görmediğini belirtti.
GEÇMİŞLE YÜZLEŞMENİN GEREKLİLİĞİ
Son olarak, tazminat mücadelesinin sadece geçmişle yüzleşmek değil, Afrika’nın kolektif travmasını ve adaletsizlik duygusunu tanımak gerektiğini belirten Howard-Hassmann, sadece maddi yardımla yetinmenin yetersiz olduğunu ve gerçek adaletin sağlanabilmesi için geçmişle yüzleşmenin şart olduğunu söyledi.
Kaynak: AA