Uzun yıllar boyunca dış gözlemciler tarafından tek tip bir yapıya indirgenen Afrika kıtası, bugün aslında birbirinden farklı ve dinamik ekonomilerden oluşan bir yapı sunuyor. Her ülke kendi koşulları doğrultusunda ekonomik sürdürülebilirliğe ulaşmak adına benzersiz yollar izliyor. Bu süreçte Afrika sermaye piyasalarının gelişimi (African Capital Markets Development), kıtanın finansal evriminin en güçlü göstergelerinden biri haline geldi. Geçmişte düşük likidite, sığ piyasalar ve kurumsal zayıflıklar gibi yapısal sorunlarla boğuşan Afrika borsaları, bugün reformlar, teknolojik yatırımlar ve artan yerli yatırımcı tabanıyla ciddi bir dönüşüm yaşıyor. Bu dönüşüm, finansal piyasa genişlemesi (Financial Market Expansion) başlığı altında kıta genelinde stratejik bir yönelim olarak dikkat çekiyor.
SOMALİ VE ETYOPYA’DAN TARİHİ ADIMLAR
Doğu Afrika’da sermaye piyasası entegrasyonu açısından önemli bir eşik, Somali Ulusal Menkul Kıymetler Borsası (NSES)’nin 19 Haziran 2025’te resmen faaliyete geçmesiyle aşıldı. Yerli yatırımcılar ve finans uzmanları öncülüğünde kurulan bu özel ve kendi kendini denetleyen yapı, Maliye Bakanlığı’yla iş birliği içerisinde kapsamlı bir yasal çerçeve oluşturmayı hedefliyor. İlk etapta hisse senetleri ve sukuk (İslami tahviller) üzerine odaklanacak olan NSES, iki yıl içinde en az 10 şirketin kote edilmesini planlıyor. Telekom, bankacılık, enerji ve gayrimenkul gibi sektörler ilk listelemelerin öncüsü olacak. Bu girişim, zorlu koşullarda dahi sermaye piyasalarının inşa edilebileceğinin güçlü bir göstergesi niteliğinde. Aynı şekilde, Etyopya Menkul Kıymetler Borsası (ESX) da 2025 yılı itibarıyla somut adımlar atmaya başladı. 4 Haziran’da borsanın ikinci aracı kurumu olan CBE Capital Investment Bank S.C. sisteme dahil oldu. Bu gelişme, Afrika Kalkınma Bankası’nın (AfDB) sağladığı 400 bin dolarlık teknik yardım fonuyla destekleniyor. Fon, altyapı geliştirme, ürün çeşitlendirme ve insan kaynağı kapasitesini artırma amacı taşıyor. Hedef, yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekerek uzun vadeli finansmana erişimi artırmak.
JOHANNESBURG BORSASI’NIN GÖSTERGESİ
Yeni piyasalar hızla gelişirken, kıtanın en köklü borsalarından Güney Afrika Johannesburg Menkul Kıymetler Borsası (JSE), sermaye piyasalarının olgunluk seviyesini yansıtmaya devam ediyor. 2025’in ilk yarısında JSE All Share Endeksi %14,7 oranında yükselerek yatırımcılar için pozitif bir tablo çizdi. Ancak bu artış, büyük oranda birkaç maden ve telekomünikasyon devinin hisse performansına bağlı gerçekleşti. Sibanye-Stillwater ve AngloGold Ashanti gibi altın ve platin devi firmaların hisse değerleri dikkat çekerken, endeksteki çoğu hisse bu artışa ayak uyduramadı. Hatta bazı hisseler, 10 yıllık devlet tahvili getirilerinin bile gerisinde kaldı. Bu durum, aktif portföy yönetimi ve sektörel analizin önemini bir kez daha ortaya koydu. JSE, bununla birlikte yeşil tahviller ve yenilikçi finansal enstrümanlarla ürün yelpazesini genişletmeye devam ediyor. Özel sektörün finansmana erişimini kolaylaştırmak amacıyla geliştirilen “girişim hızlandırma programları” da Güney Afrika’nın ekonomik ekosistemine katkı sağlıyor.
YATIRIMCI İLGİSİ VE BÖLGESEL ENTEGRASYON ARTIYOR
Afrika sermaye piyasalarında yaşanan gelişmeler, küresel yatırımcıların kıtaya olan ilgisini daha da artırıyor. Geniş genç nüfus, büyüyen orta sınıf ve doğal kaynaklar açısından zenginlik, Afrika’yı yatırım açısından cazip kılarken; şeffaf ve düzenli işleyen borsalar da sermayenin etkin şekilde yönlendirilmesini mümkün kılıyor. Yeni kurulan borsalar, yerli tasarruf sahipleri ve diasporadaki yatırımcılar için alternatif yatırım kanalları sunarken; bölgesel iş birlikleri de dikkat çekiyor. Doğu Afrika Menkul Kıymetler Borsaları Birliği (EASEA), Somali borsasını da bünyesine katarak çapraz listeleme ve standart uyumu yolunda yeni fırsatların önünü açıyor. Ayrıca, geleneksel hisse senetlerinin ötesine geçen ürünlerle sürdürülebilir finansman da yükselişte. ESG kriterlerine uygun yeşil tahviller, sukuklar ve benzeri araçlar, Afrika’nın sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmasında kritik rol oynuyor.
Elbette ki bu ilerlemeler, zorluklardan tamamen arındırılmış değil. Yetersiz piyasa derinliği, düşük likidite, sınırlı piyasa verisi ve bazı ülkelerde yaşanan döviz kuru oynaklığı, yatırımcı güvenini etkileyen faktörler arasında. Ancak düzenleyici kurumlar, kalkınma bankaları ve özel sektör iş birliğiyle bu sorunlar adım adım çözülüyor. Emeklilik fonları ve sigorta şirketleri gibi kurumsal yatırımcıların gelişmesi de piyasaların istikrarına katkı sunuyor. Somali ve Etyopya’daki öncü adımlardan Güney Afrika’daki olgun piyasaların derinleşmesine kadar, Afrika’nın sermaye piyasalarında yaşanan bu gelişmeler tesadüfi değil, stratejik bir dönüşümün parçası. Kıta, yalnızca ekonomik büyüme değil, finansal kapsayıcılık ve bölgesel entegrasyon açısından da yeni bir döneme giriyor.
Kaynak: Further Africa