Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde devam eden çatışmaların sona erdirilmesi amacıyla Tanzanya’da gerçekleştirilen bölgesel zirvede, taraflara beş gün içinde koşulsuz ateşkes sağlama çağrısı yapıldı.
Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti Devlet Başkanı Felix Tshisekedi’nin katıldığı zirvede, Afrika liderleri bölgedeki krizden duydukları derin endişeyi dile getirdi. Zirvenin sonuç bildirisinde, her iki ülkenin ordu komutanlarının “beş gün içinde bir araya gelerek derhal ve koşulsuz ateşkes için teknik yönlendirme sağlamaları” çağrısında bulunuldu. Ayrıca, ölü ve yaralıların tahliyesi için insani yardım koridorların açılması gerektiği vurgulandı.
M23 İsyancı Grubu ve Artan Gerilim
Ruanda destekli olduğu iddia edilen M23 silahlı grubu, mineral zengini doğu Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde hızla toprak kazanarak binlerce kişinin ölümüne ve büyük çapta göçlere neden oldu. Grup, geçen hafta Kuzey Kivu eyaletinin başkenti Goma’yı ele geçirerek komşu Güney Kivu’ya doğru ilerlemeye başladı.
Güney Kivu’nun başkenti Bukavu’ya yaklaşık 60 kilometre mesafede çatışmaların devam ettiği belirtilirken, bölgedeki yerel halk arasında panik havasının hâkim olduğu bildirildi.
Zirvede konuşan Kenya Devlet Başkanı ve Doğu Afrika Topluluğu’nun (EAC) mevcut başkanı William Ruto, tüm tarafları ateşkesi uygulamaya ve M23’ün ilerlemesini durdurmaya çağırdı.
Ruanda ve DRC Arasındaki Suçlamalar
M23’ün 2021’de yeniden ortaya çıkmasından bu yana barış görüşmeleri başarısız olurken, yapılan ateşkes anlaşmaları da kısa sürede çöktü. Ruanda, M23’e askeri destek verdiği iddialarını reddetse de, BM’nin geçen yıl yayımladığı bir rapor, Ruanda’nın DRC’de yaklaşık 4.000 asker bulundurduğunu ve ülkenin değerli madenlerini kaçırarak ekonomik kazanç sağladığını öne sürdü.
Öte yandan Ruanda, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ni, 1994 Ruanda Soykırımı sırasında Tutsilere karşı katliamlar gerçekleştiren Hutular tarafından kurulan FDLR silahlı grubuna destek vermekle suçluyor.
Bölgesel Savaş Endişesi
M23’ün stratejik öneme sahip Kavumu kasabasına ilerlediği haberleri üzerine zirve düzenlenirken, Bukavu’da halkın dükkanlarını kapatarak kaçmaya çalıştığı ve Ruanda sınırında büyük bir yoğunluk yaşandığı bildirildi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, M23’ün 26 Ocak’ta Goma’ya girmesinden bu yana yaklaşık 3.000 kişinin öldüğünü, 2.880 kişinin ise yaralandığını açıkladı. Ayrıca tecavüz, toplu tecavüz ve cinsel kölelik iddialarının doğrulandığını belirtti.
M23, Goma’da kendi belediye başkanını ve yerel yöneticilerini görevlendirerek ulusal başkent Kinşasa’ya sızma planlarını sürdürüyor. DRC ordusunun yetersiz eğitimi ve yolsuzluk iddiaları nedeniyle birçok cephede geri çekilmek zorunda kaldığı belirtilirken, Güney Afrika, Burundi ve Malavi gibi ülkelerin DRC’ye askeri destek sağlaması, bölgesel bir savaş ihtimalini gündeme getiriyor.