Fildişi Sahili, Sahel genelinde kaos yaratan El Kaide bağlantılı isyancıları hedef alan sınır ötesi operasyonlar yürütmek üzere, ABD’nin casus uçaklarını ülkenin kuzeyine konuşlandırmasını istiyor. Reuters’a konuşan üst düzey iki Fildişi Sahilli güvenlik yetkilisi, Washington’dan gelecek kararın gelecek yıl açıklanmasını beklediklerini söyledi.
Yetkililerden biri – üst düzey bir terörle mücadele görevlisi – Abidjan ile Washington’ın bölgesel güvenlik ihtiyaçları üzerinde mutabık olduğunu, tek belirsizliğin ise operasyonun zamanlaması olduğunu belirtti.
Beyaz Saray yorum talebine yanıt vermedi. Pentagon, halihazırda Fildişi Sahili’nde operasyon planlanmadığını açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı ise yorum yapmaktan kaçındı ancak “ABD çıkarlarıyla bağlantılı durumlarda terörle mücadele hedeflerini aktif şekilde takip etmeyi sürdüreceklerini” ifade etti.
Fildişi Sahili Savunma Bakanlığı da yorum talebine yanıt vermedi.
Washington, geçen yıl Nijer’in Rusya’dan güvenlik desteği almaya yönelmesi ve ABD güçlerini 100 milyon dolarlık insansız hava aracı üssünden çıkarmasıyla Batı Afrika’daki ana üssünü kaybetmişti.
TRUMP YÖNETİMİNİN BATI AFRİKA ODAĞI
Ekim ayında Nijer’in başkentinde bir Amerikan pilotunun şüpheli isyancılar tarafından kaçırılması, ABD’nin bölgedeki yetersiz istihbarat kapasitesini tekrar gündeme getirdi.
CIA ve Dışişleri Bakanlığı’nın eski yetkililerinden Cameron Hudson, “Onu kurtarmaya yardımcı olacak bir varlığımız yok. ISR (istihbarat, gözetleme ve keşif) desteği olmadan nerede tutulduğunu veya koşullarını nasıl anlayabiliriz?” dedi.
ABD Kongresi’nde de bölgeye artan bir ilgi var. Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Cumhuriyetçi Jim Risch, “ABD, IŞİD, JNIM ve bağlı grupların Sahel ve Batı Afrika’da giderek artan hâkimiyetini görmezden gelemez” dedi.
ABD Başkanı Donald Trump ise Nijerya’daki Hristiyanlara yönelik isyancı saldırılarını engelleyemediğini savunarak ülkeye askeri müdahale tehdidinde bulundu. ABD’nin Afrika Özel Temsilcisi Jonathan Pratt, Washington’ın Nijerya’yı Hristiyan topluluklarını daha iyi korumaya zorlamak için çeşitli seçenekleri değerlendirdiğini söyledi.
Nijerya hükümeti ise ülkenin inanç özgürlüğünü koruduğunu ve meselenin “Hristiyanlara karşı değil, militanlara karşı yürütülen bir güvenlik mücadelesi” olduğunu belirtti.
ABD – RUSYA REKABETİ ARASINDA: YENİ KONUM ARAYIŞI
ABD, Nijer’den çıkarıldıktan sonra Biden yönetimi döneminde iki BE-350 keşif uçağını geçici olarak Fildişi Sahili’ne konuşlandırmıştı. Mali ve Burkina Faso ile sınırı paylaşan Fildişi Sahili, bölgeyi izlemek için uygun bir konum olarak görülüyordu.
Ancak uçaklar, Ocak ayında Biden görevi bırakmadan kısa süre önce geri çekildi. Üç eski ABD yetkilisine göre, Mali, Nijer ve Burkina Faso’nun ABD uçaklarının kendi hava sahasında uçmasına izin vermemesi nedeniyle uçaklar çoğunlukla “boşta beklemek” zorunda kalmıştı.
Bununla birlikte, bu ülkelerin Rusya’ya yönelme stratejisinin sahada beklenen sonuçları vermemesi nedeniyle Washington ile ilişkilerin yeniden ısınmaya başladığına dair işaretler var.
2020–2023 arasında Mali, Burkina Faso ve Nijer’deki askerî yönetimler, Fransa ve Batılı müttefikleri suçlayarak darbeler gerçekleştirmişti. Ancak bölgede El Kaide ve DEAŞ bağlantılı isyancılarla 10 yılı aşkın süredir süren çatışmaların şiddeti daha da arttı.
MALİ İLE YENİDEN YAKINLAŞMA SİNYALLERİ
Trump yönetimi yetkilileri, El Kaide bağlantılı JNIM ile mücadele eden Mali ile işbirliğini artırma yönünde adımlar atmaya başladı. Bu grup, faaliyetlerini finanse etmek için yabancıları fidye karşılığı kaçırmakla biliniyor. Reuters, Ekim ayında iki Birleşik Arap Emirlikleri vatandaşının yaklaşık 50 milyon dolar karşılığında serbest bırakıldığı bir anlaşmayı ortaya çıkarmıştı.
Temmuz ayında Beyaz Saray terörle mücadele yetkilisi Rudolph Atallah, Mali’nin başkenti Bamako’yu ziyaret etti ve yerel basına ABD’nin iş ve güvenlik alanlarında işbirliğini genişletmek istediğini söyledi.
Eski ABD Sahel Özel Temsilcisi Peter Pham, “Bu, ilişkileri yeniden kurmanın başlangıcı. ABD’nin sunduğu kabiliyetlerin açıkçası bir alternatifi yok. Ülkeler bunu yeniden fark ediyor” dedi.
Temmuz ziyaretinin ardından ABD’nin sağladığı istihbarat sayesinde Mali ordusunun bir isyancı liderini hedef aldığı, bir ABD yetkilisi ile iki eski yetkili tarafından doğrulandı.

