Etiyopya ve Mısır, Addis Ababa’nın Eylül ayında Büyük Etiyopya Rönesans Barajı’ndan (GERD) elektrik üretimine başlamasının ardından Nil sularının kullanımı konusunda yeniden karşı karşıya geldi. İki ülke arasındaki tartışma bu kez barajın yapımı değil, Kahire’nin elektrik üretimi için gereğinden fazla büyük olduğunu savunduğu dev rezervuarın boyutu üzerine yoğunlaşmış durumda. Etiyopya ise Mısır’ı “sömürge dönemi anlaşmalarına bağlı kalmakla” suçlayarak eleştirdi.
TANSİYON YENİDEN YÜKSELİYOR
Etiyopya Dışişleri Bakanlığı, Kahire’nin müzakereleri reddettiğini öne sürerek “Mısır’ın tutumu, 21. yüzyılın gerçeklerini görmezden gelmektir.” ifadelerini kullandı. Tartışmalar, bu hafta Bujumbura’da düzenlenecek olan ve Nil Havzası ülkelerinin iş birliği çerçevesi ile ortak komisyon kurulmasını ele alacağı kritik toplantı öncesinde dikkat çekti. Fakat Mısır’ın söz konusu anlaşmayı onaylamaması süreci tıkayan başlıca faktör olarak görülüyor.

Mısır geçen ay, GERD rezervuarının doldurma için gerekenden fazla su tuttuğunu iddia ederek Etiyopya’yı “nehri kontrol altına almaya çalışmakla” suçladı. Tam kapasiteye ulaştığında 6 GW’a kadar elektrik üretebilecek barajın inşası başından beri tartışma konusu olmuş, Kahire barajın durdurulmasını veya doldurmanın ertelenmesini talep etmişti.
TARİHİ ANLAŞMALAR GÜNDEMDE
Nil, Mısır’ın su ihtiyacının yaklaşık %99’unu karşılıyor. Su kaynaklarının %86’sı Etiyopya’dan doğarken geri kalanı Kenya, Uganda, Ruanda, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Tanzanya ve Güney Sudan’dan geliyor. Mısır mevcut paylaşım düzeninin 1929 ve 1959 anlaşmalarına dayandığını hatırlatırken, Etiyopya ve diğer yukarı havza ülkeleri bu anlaşmaları onaylamadığı biliniyor.

Etiyopya ise doğal kaynaklarını kullanmak için izin almak zorunda olmadığını savunarak:
“Adil, makul ve hakkaniyetli kullanım uluslararası hukukun temelidir.” açıklamasını yaptı. Kahire ise uluslararası aktörlerden destek istemeyi sürdürüyor.
AVRUPA BİRLİĞİ TARTIŞMANIN YENİ TARAFI HALİNE GELDİ
Ekim ayında yayımlanan ortak bildiride Avrupa Birliği, Mısır’ın Nil üzerindeki haklarını destekleyen ifadelerle sürece dahil oldu. AB, “önceden bildirim ve zarar vermeme” ilkesine vurgu yaparak kıyıdaş ülkelerin uyum içinde hareket etmesi gerektiğini belirtti. Ancak Brüksel’deki Etiyopya Büyükelçiliği, bu yaklaşımın Nil Havzası’ndaki toplam 11 ülkeyi hesaba katmadığını savunarak tutumu eleştirdi.
AB yaptığı açıklamada, “Mısır’ın su güvenliği sorunu meşrudur” derken sınır aşan su iş birliğinin güçlendirilmesi çağrısı yaptı.
Hem Kahire hem Addis Ababa, uluslararası hukuk ve tarihsel haklar üzerinden argüman üretirken Nil Havzası ülkeleri toplantısının süreci belirleyeceği değerlendiriliyor. GERD barajının enerji üretimine başlamasıyla tartışma yeni bir boyut kazanmış durumda. Taraflar gerilimin tırmanmaması için diplomasi kanallarını açık tutmakla birlikte söylemler sertleşmiş görünüyor.
Kaynak: The East African

