Güney Afrika’nın Johannesburg şehrinde düzenlenen G20 Liderler Zirvesi’nde, ABD’nin boykot ve muhalefetine rağmen liderler, küresel ekonomi, iklim değişikliği, güvenlik ve sürdürülebilir kalkınma konularını kapsayan zirve bildirgesini kabul etti. Zirveye ABD Başkanı Donald Trump yönetimi katılmadı ve Güney Afrika’yı beyaz çiftçilere yönelik asılsız soykırım iddialarıyla eleştirdi. Buna karşın Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, bildirgenin uygulanması yönünde kararlı durarak:
“G20 ABD ile ilgili değil. Dünyanın gitmesi gereken yer burasıdır.” dedi.
ABD’NİN BOYKOTU VE MÜZAKERE SÜRECİ
ABD, bildirgedeki iklim değişikliği vurgusu ve gelişmekte olan ülkelerin borç sorunlarına dair ifadeler nedeniyle zirveyi boykot etti. Beyaz Saray sözcüsü Anna Kelly:
“Güney Afrika’nın G20 başkanlığını bir silah olarak kullandığını görüyoruz” açıklamasında bulundu. ABD’nin yokluğunda hazırlanan bildirgeye diğer ülkeler tam mutabakat sağladı.

Arjantin de taslak metin üzerinde anlaşmaya varamayıp müzakerelerden çekildi. Dışişleri Bakanı Pablo Quirno:
“Arjantin bildirgeyi onaylamasa da G20’nin kuruluşundan bu yana süregelen iş birliği ruhuna bağlı kalmaya devam ediyor” sözlerine yer verdi. Böylece bildirge, ABD ve Arjantin’in muhalefetine rağmen yürürlüğe girmiş oldu.
BİLDİRGEDE ÖNE ÇIKAN KONULARA
G20 Johannesburg Liderler Bildirgesi, küresel ekonomi, iklim, sağlık, güvenlik ve teknoloji alanlarında önemli taahhütler içeriyor:
- Küresel Ekonomi ve Finans: Ekonomik toparlanma ve finansal istikrar güçlendirilecek, enflasyonla mücadele ve sürdürülebilir büyüme öncelikli olacak. Dijital finans ve kripto varlıklar için iş birliği çağrısı yapıldı.
- Sürdürülebilirlik ve İklim: Paris Anlaşması hedeflerine bağlılık teyit edildi, yenilenebilir enerji yatırımları artırılacak, karbon emisyonlarının azaltılması ve Afrika’daki yeşil enerji projelerine destek verilmesi öngörülüyor.
- Küresel Sağlık: Pandemi sonrası dayanıklılığı artırmak, sağlık altyapısını güçlendirmek ve eşit aşı dağıtımını sağlamak için adımlar atılacak. WHO ile iş birliği güçlendirilecek.
- Dış Politika ve Güvenlik: Bölgesel çatışmaların çözümü, uluslararası barış ve güvenliğin korunması, siber güvenlik ve siber suçlarla mücadele konularında ortak adımlar atılacak.
- Teknoloji ve Yapay Zeka: Yapay zekâ ve dijital dönüşümün etik ve sorumlu kullanımı sağlanacak, küresel standartlar oluşturulacak ve iş gücü adaptasyonu için koordinasyon yapılacak.
- Küresel Kalkınma: Eşitsizliklerin azaltılması, kapsayıcı kalkınma hedeflerinin desteklenmesi, göç ve mülteci krizlerinin eğitim ve istihdam projeleriyle ele alınması planlandı.
RAMAPHOSA’NIN LİDERLİĞİ
Zirvenin açılış konuşmasında Ramaphosa:
“İlk Afrika G20 başkanlığının değerini, önemini ve etkisini hiçbir şeyin azaltmasına izin vermemeliyiz.” dedi.

Ramaphosa’nın bu cesur tutumu, Trump’ın Güney Afrika’ya yönelik asılsız iddialarına karşı güçlü bir yanıt olarak değerlendiriliyor. ABD’nin boykotu ve Arjantin’in çekilmesine rağmen diğer G20 ülkeleri bildirgede mutabık kaldı ve iklim değişikliği, temiz enerjiye geçiş ile aşırı borç yüklerinin azaltılması konularında taahhütlerini açıkladı.
AB Komiseri Ursula von der Leyen, bildirgedeki jeopolitik çatlaklara dikkat çekerek “Bağımlılıkların silah olarak kullanılması sadece kayıp yaratır.” ifadelerine yer verdi.
Çin Başbakanı Li Qiang ise küresel iş birliği eksikliğinin uluslararası birliği tehdit ettiğini belirterek, ülkeler arasında birlik çağrısında bulundu.
ABD’YE MESAJ
Güney Afrika Dışişleri Bakanı Ronald Lamola, ABD’nin önerdiği maslahatgüzar atamasını reddetti:
“Cumhurbaşkanı G20 başkanlığını küçük bir elçilik görevlisine devretmeyecek. Bu, hoş görülemeyecek bir protokol ihlalidir.” açıklamasında bulundu.
Lamola, G20’nin eşit üyeler tarafından yürütüldüğünü ve ortak karar almanın zorunlu olduğunu vurguladı.

