Güney Afrika, bu hafta iki kritik uluslararası organizasyona hazırlanıyor: 18–20 Kasım’da B-20, 22–23 Kasım’da ise G-20 Zirvesi’ne ev sahipliği yapacak. G-20’ye üye tek Afrika ülkesi olan Güney Afrika’nın bu süreçte artan jeopolitik ve ekonomik rolünü değerlendiren DEİK Güney Afrika İş Konseyi Başkanı Abubekir Salim, kıtanın “adı konulmamış lideri” olarak nitelendirdiği ülkenin zirveler sayesinde kolektif Afrika vizyonunu küresel platforma taşıyacağını söyledi.
G-20 Zirvesi’nde 60 ülkeden devlet başkanı ve üst düzey temsilcilerin ağırlanacağını belirten Salim, etkinliklerin yalnızca diplomatik değil, aynı zamanda ticari açıdan da önemli sonuçlar doğuracağını ifade etti. Altyapı, enerji, maden ve teknoloji alanındaki yatırım potansiyelinin küresel yatırımcıya doğrudan sunulacağını kaydetti.
Ülkenin jeopolitik konumunu vurgulayan Salim, Güney Afrika’nın ne tamamen Batı ne de tamamen Doğu ekseninde konumlandığını, bunun yerine kendine özgü bir “güney kimliği” ile hareket ettiğini ifade etti. “Doğu ile yatırım çeşitliliğini artırıyor, Batı ile finans sistemine entegrasyonunu sürdürüyor. Bu da ülkeye çok kutuplu sistemde önemli bir hareket alanı sağlıyor” dedi.
İKİ ÜLKE TİCARETİ POTANSİYELİN ÇOK GERİSİNDE
2024 itibarıyla iki ülke arasındaki ticaret hacminin yaklaşık 3 milyar dolar seviyesinde olduğunu hatırlatan Salim, sanayi yapılarının birbirini tamamladığını ve ticarette bunun çok üzerinde bir kapasite bulunduğunu söyledi. Türkiye’nin Güney Afrika’ya otomotiv yan sanayi, makine, tekstil ve demir-çelik ürünleri ihraç ettiğini; Güney Afrika’dan ise mineraller, hammaddeler ve meyve ithal ettiğini belirtti.
Türk firmalarının Afrika algısının ağırlıklı olarak Kuzey ve Batı Afrika’ya odaklandığını söyleyen Salim, Güney Afrika’nın ise kıtanın en gelişmiş altyapısına, finans sistemine ve sanayi kapasitesine sahip olduğunu ifade etti.
Ülkedeki büyük ölçekli yatırım planlarına ilişkin şu bilgileri verdi:
- Enerji altyapısı: Önümüzdeki 10 yılda 14.500 km yeni iletim hattı ve trafo merkezi için 24–25 milyar dolar yatırım planlanıyor.
- Ulaştırma altyapısı: Transnet’in demiryolu ağının yenilenmesi için 5 yıl içinde 7,3 milyar dolarlık modernizasyon programı uygulanacak.
- Savunma sanayi: Ortak üretim, teknoloji transferi, bakım-onarım tesisleri ve alt sistemlerde yüksek katma değerli iş birliği fırsatları gündemde.
Salim, enerji arzındaki kırılganlıklar, sosyoekonomik dengesizlikler ve bürokratik engellerin zaman zaman yatırımcıları yavaşlattığını kabul ederek, “Eskom kaynaklı elektrik kesintileri ve bazı süreçler zorluk yaratıyordu; ancak son bir yılda olumlu gelişmeler yaşandı. Yatırım ortamı daha cazip hale geliyor” değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: EKONOMİ

