Uganda, 2025 yılı Mayıs ayında gerçekleştirdiği kahve ihracatıyla ilk kez Etiyopya’yı geçerek Afrika’nın bir numaralı kahve ihracatçısı oldu. Uganda Tarım, Hayvancılık ve Balıkçılık Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre, ülkeden toplam 793 bin 445 adet 60 kilogramlık kahve çuvalı ihraç edildi. Bu rakam, 47 bin 606 metrik tona karşılık geliyor ve ülkeye yaklaşık 243 milyon dolarlık döviz kazandırdı. Bakanlık, “Bu Uganda kahve sektörü için tarihi bir dönüm noktasıdır” diyerek Etiyopya’nın aynı dönemde 43 bin 481 ton kahve ihraç ettiğini, bu farkın Afrika’daki kahve ticaret dengelerini değiştirdiğini vurguladı.
BAŞARININ ARKASINDA DEVLET POLİTİKALARI VAR
Bu başarının tesadüf olmadığını belirten yetkililer, son yıllarda uygulanan kapsamlı reformların ve sektörün kalite odaklı dönüşümünün meyvelerinin toplandığını ifade etti. Uganda hükümeti, kahve üreticilerine yüksek kaliteli tohum, gübre ve eğitim desteği sağlayarak verimi ve kaliteyi artırmaya odaklandı. Bakanlık, “Titiz kalite kontrol sistemleri, çiftçilere yönelik eğitim programları ve verimli üretim girdilerine kolay erişim sayesinde Uganda kahvesi artık küresel pazarda güçlü bir konuma ulaştı. Fasetten zengin aroması ve özgün tadı sayesinde dünyanın dört bir yanından alıcılar Uganda kahvesine ilgi gösteriyor” açıklamasını yaptı.
İHRACAT HACMİ ARTARAK DEVAM EDECEK
Ülkede başta Merkez, Doğu ve Batı bölgelerinde olmak üzere kahvenin ana hasat dönemi sürüyor. Bu nedenle önümüzdeki aylarda ihracat hacminin daha da artması bekleniyor. Kahve, Uganda’nın en değerli tarım ürünlerinden biri olmayı sürdürüyor ve milyonlarca haneye gelir sağlıyor. Uganda hükümeti, kahve sektöründeki bu yükselişi daha da ileriye taşıma hedefinde. Üretimi ölçeklendirmek ve yeni pazarlara açılmak, ülkeyi küresel kahve gücü haline getirme planlarının temelini oluşturuyor. Halihazırda Uganda kahvesi, İtalya, Almanya ve İspanya gibi Avrupa ülkelerinin yanı sıra Hindistan, Sudan, Belçika, Çin, Cezayir, ABD ve Fas gibi geniş bir yelpazeye ihraç ediliyor. Son veriler, yalnızca Uganda’nın uluslararası kahve ticaretindeki etkisini değil, aynı zamanda yenilikçi yaklaşımlar ve kalıcı yatırımlarla daha da ileri gidebileceğini gözler önüne seriyor.