Zimbabve Hükümeti, Çin Halk Cumhuriyeti ile solunum ve yoğun bakım tıbbı alanında hastane düzeyinde iş birliği öngören ikili bir Mutabakat Zaptı’nı (MoU) onayladı. Harare’deki Parirenyatwa Hastaneler Grubu ile Çin’in Hunan Eyalet Halk Hastanesi arasında kurulacak bu ortaklık, özellikle solunum yolu hastalıklarının önlenmesi, teşhisi ve tedavisinde Zimbabve’nin tıbbi kapasitesini artırmayı hedefliyor. COVID-19 gibi ciddi hastalıklara karşı kritik bakım hizmetlerini güçlendirecek olan bu adım, iki ülke arasında sağlık diplomasisini derinleştirecek yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.
HASTANE DÜZEYİNDE ORTAKLIKLA SAĞLIK ALTYAPISI GÜÇLENECEK
Salı günü Bakanlar Kurulu tarafından onaylanan anlaşma, iki ülkenin önde gelen sağlık kurumları arasında stratejik iş birliği kurmayı amaçlıyor. İş birliği kapsamında, ciddi veya hayati tehlike arz eden hastalar için solunum desteği ve hava yolu yönetimi gibi kritik bakım hizmetlerinde kapasite artırımı sağlanacak. Zimbabve Enformasyon, Tanıtım ve Yayın Hizmetleri Bakanı Jenfan Muswere, kabine toplantısı sonrasında yaptığı açıklamada, bu girişimin Zimbabve sağlık sisteminin modernleşmesini desteklediğini ve solunum tıbbı alanında sürdürülebilir kapasite oluşturulmasına katkı sağlayacağını ifade etti. Muswere, “Bu girişim, sağlık sektörümüzün çağın ihtiyaçlarına uyum sağlamasına yardımcı olacak. Aynı zamanda uzmanlık alanlarında yetkinlik kazanmamıza katkı sağlayacak” dedi.
BİLGİ PAYLAŞIMI VE ORTAK ARAŞTIRMALARA ZEMİN
İmzalanan MoU, sadece sağlık hizmetlerini geliştirmekle kalmayacak, aynı zamanda bilgi paylaşımı, ortak araştırma projeleri ve ileri solunum tedavilerine erişim gibi alanlarda da iş birliği fırsatları sunacak. Uzman eğitimi, tıbbi ekipman desteği ve teknik yardım gibi daha önce yürütülen ortak projelerin devamı niteliğindeki bu anlaşmanın, Zimbabve’nin üçüncü basamak sağlık kuruluşlarındaki yükü azaltması ve hasta sonuçlarını iyileştirmesi bekleniyor. Bu son anlaşma, Zimbabve ile Çin arasında son yıllarda ivme kazanan sağlık diplomasisinin bir parçası. Eğitim programları, ekipman bağışları ve teknik destek gibi çeşitli alanlarda gerçekleşen bu iş birlikleri, iki ülkenin karşılıklı çıkar ve dayanışma temelinde daha sağlam ilişkiler kurmasına olanak tanıyor. Yeni mutabakat, özellikle pandemiler ve artan solunum yolu hastalıklarına karşı küresel sağlık sistemlerinin dayanıklılığını artırma çağrılarının yoğunlaştığı bir dönemde hayata geçirildi.