Tunus’ta muhalefet üzerindeki baskıların giderek yoğunlaştığı bir dönemde, aralarında Nahda Partisi’nin eski yöneticileri ve siyasi liderlerin de bulunduğu 22 muhalif hakkında yeni bir dava açıldı. “Devlet Güvenliğine Karşı Komplo II” adı verilen davanın ilk duruşması Salı günü yapıldı. Bu gelişme, sadece birkaç hafta önce yine benzer suçlamalarla yaklaşık 40 kişinin mahkûm edildiği tartışmalı bir toplu davanın ardından geldi.
GANNUŞİ VE DİĞER ÖNEMLİ İSİMLER SANIKLAR ARASINDA
Sanıklar arasında, İslamcı kökenli Ennahda Partisi’nin lideri ve eski Meclis Başkanı 83 yaşındaki Raşid Gannouchi de bulunuyor. Gannouchi, daha önceki bir davada aynı suçlamalarla 22 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Yargılanan diğer isimler arasında eski Başbakan Youssef Chahed ve Cumhurbaşkanı Kais Saied’in eski danışmanı Nadia Akacha da yer alıyor.
TERÖR VE KOMLO SUÇLAMALARI
Sanıklara yöneltilen suçlamalar arasında terör örgütü üyeliği, şiddete teşvik ve devletin iç güvenliğine karşı komplo kurma gibi ağır iddialar yer alıyor. Sanıkların çoğu Tunus dışında bulunuyor ve gıyaben yargılanıyor. Savunma avukatı Samir Dilou, bu kişilerin artan baskılar nedeniyle ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını belirtti.
NAHDA’YA YÖNELİK GİZLİ YAPILANMA İDDİASI
Dava, Nahda Partisi’nin devrim sonrası dönemde siyasi etkisini korumak amacıyla gizli bir güvenlik yapılanması oluşturduğu iddiasına dayanıyor. Bu iddialar, Cumhurbaşkanı Saied’in 2021’de parlamentoyu askıya alarak yürütme yetkilerini tek elde topladığı dönemin ardından gündeme gelmişti.
UZAKTAN GÖRÜLEN DURUŞMA ELEŞTİRİLİYOR
Salı günkü duruşma çevrim içi olarak gerçekleştirildi ve sadece dört sanık video bağlantısıyla katıldı. Bu duruşma, geçtiğimiz ay düzenlenen ve uluslararası kamuoyunun yoğun eleştirilerine neden olan toplu yargılamanın hemen ardından geldi. Birleşmiş Milletler, söz konusu davalarda adil yargılama ilkelerinin ihlal edildiğini açıklamıştı.
BAŞKAN SAİED’DEN ULUSLARARASI ELEŞTİRİLERE YANIT
Cumhurbaşkanı Kais Saied ise bu eleştirileri sert bir dille reddetti. Saied, dış müdahaleleri Tunus’un iç işlerine yönelik haksız girişimler olarak tanımladı ve ülkenin egemenliğinin korunacağını vurguladı.
MUHALEFETTEN SERT TEPKİ: “SİYASİ İNTİKAM”
Tunus’un ana muhalefet koalisyonu olan Ulusal Kurtuluş Cephesi (FSN), yargılamaların derhal sonlandırılmasını ve tüm siyasi tutukluların serbest bırakılmasını talep etti. FSN, bu süreci Cumhurbaşkanı Saied’in 2011 devriminden bu yana elde edilen demokratik kazanımları yok etmeye yönelik bir “siyasi intikam kampanyası” olarak değerlendirdi.
DEMOKRASİ KONUSUNDA DERİN ENDİŞELER
Bir dönem Arap dünyasının en umut verici demokrasi deneyimi olarak gösterilen Tunus, bugün ciddi bir demokratik gerileme ile karşı karşıya. Siyasi özgürlüklerin kısıtlanması ve yargı bağımsızlığına ilişkin endişeler, hem yerel hem de uluslararası düzeyde giderek daha fazla dile getiriliyor.