Senegal’in anlatıcı sesi Ousmane Sembène’den bir sinema klasiğiAfrika sinemasının kurucu isimlerinden Ousmane Sembène’nin 1968 tarihli filmi Mendebi (orijinal adıyla Mandabi), hem biçimsel sadeliği hem de derin toplumsal eleştirisiyle kıtanın sinema tarihinde dönüm noktalarından biri olma özelliği taşıyor. Fransız sömürgeciliği sonrası Senegal’de geçen film, Batı Afrika’nın gündelik hayatını, ekonomik yapısını ve bürokratik çıkmazlarını gözler önüne seriyor.

Ousmane Sembène
OUSMANE SEMBÈNE: SİNEMAYLA DİRENİŞİN SESİ
Ousmane Sembène, yalnızca Senegal’in değil, tüm Afrika’nın en etkili sanatçılarından biri olarak kabul edilir. Roman yazarı olarak başladığı kariyerini sinema ile devam ettiren Sembène, Mendebi ile ana dili Wolof’ta film çekerek sömürge sonrası sinemanın dilini de dönüştürmeyi amaçladı. Bu yönüyle film sadece içerik açısından değil, üretim biçimi bakımından da devrimcidir.
BİR POSTA ÇEKİNİN GÖLGESİNDE HAYAT
Film, işsiz bir adam olan Ibrahima’nın hikâyesini merkezine alır. Ibrahima, Fransa’da çalışan yeğeninden gelen bir posta çeki sayesinde bir anda dikkatleri üzerine çeker. Ancak bu çekin nakde çevrilme süreci, onu Senegal bürokrasisinin karmaşıklıkları, yolsuzlukları ve toplumsal baskılarla yüz yüze getirir. Film, bireyin sistem içindeki çaresizliğini incelikli bir dille işler.
“Kağıt! Hepiniz sadece kağıt istiyorsunuz. Ama ben insanım.”
Bu replik, modern devlet yapısının bireyi bir evraka indirgediği sistem eleştirisinin özüdür. İbrahima’nın çaresizliğini ve insanlık onuruna yapılan vurgu burada zirveye ulaşır.

BÜROKRASİ, DİN VE TOPLUM ELEŞTİRİSİ
Mendebi, sadece bir adamın yaşadığı zorlukları değil, aynı zamanda sömürgecilik sonrası Senegal toplumunun yapısal sorunlarını da ele alır. Film boyunca dinin, aile yapısının ve modernleşme sürecinin toplumsal hayat üzerindeki etkileri sorgulanır. Sembène, karakterler üzerinden sistem eleştirisi yaparken asla didaktik olmadan izleyicisini düşünmeye davet eder. Filmde yalın bir sinematografi tercih edilir. Sokak çekimleri, sabit kamera kullanımı ve yerel halktan oyuncuların doğal performansları, gerçeklik duygusunu artırır. Sembène’nin görsel dili, seyirciyi yalnızca izlemeye değil, hissetmeye ve düşünmeye de zorlar. Ayrıca filmde Wolof dilinin kullanılması, hem kültürel kimliğin korunması hem de halkla doğrudan iletişim kurulması açısından önemlidir.
MENDEBI’NİN MİRASI
1968 yılında Venedik Film Festivali’nde gösterilen Mendebi, uluslararası alanda da büyük ilgi gördü. Afrika sinemasının evrensel bir ses kazanmasında önemli bir rol oynayan film, günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyan temalarıyla çağdaş izleyiciye de hitap etmeyi başarıyor. Film, yalnızca bir dönemin panoramasını sunmakla kalmaz; aynı zamanda Afrika’nın sinema yoluyla kendi hikayesini anlatmasının ilk büyük örneklerinden biridir.

Mendebi, Ousmane Sembène’nin sinemayı bir toplumsal dönüşüm aracı olarak nasıl kullandığını gösteren çarpıcı bir örnektir. Film, Afrika’nın kendi sesini bulma sürecinde atılmış güçlü bir adım olarak değerlendirilmeli. Bu yönüyle yalnızca sinema tarihi açısından değil, kültürel hafıza açısından da özel bir yerde durur.